- +90 312 911 1168
- info@mdmhukuk.com
- Kızılırmak Mah. 1443. Cad. Ankara 1071 Plaza A Blok No:25/58 06510 Çankaya/ANKARA
Makale Başlıkları
Makalenin başında belirtmek gerekir ki Türkiye’de avukatlık mesleğinde yasal olarak branşlaşma gibi bir şey söz konusu değildir. Dolayısıyla avukatların kendini ceza avukatı veya ağır ceza avukatı gibi tanıtması yasal olmadığı gibi esasen avukatlık mesleğinde ceza avukatı gibi bir dal da söz konusu değildir. Bununla birlikte, ceza davalarına giren avukatlara halk arasında ”ağır ceza avukatı” denilmesinden mütevellit avukatlar da pek çok yerde bu şekilde kendilerini tanıtma yoluna girmişlerdir. Ancak bu makalede anlatım kolaylığı açısından ceza avukatı kavramını kullanma yoluna gitmekte yarar vardır.
Esasen diğer avukatların da yaptığı gibi ceza avukatları da yargılamada savunma işlevini yerine getirmeye çalışırlar. Ancak ceza yargılamasının özelliği gereği aslında ceza avukatlarının savunma işlevi diğer avukatların savunma işlevlerinden biraz daha farklılık göstermektedir. Zira ceza avukatı, doğrudan kişi özgürlüğünü ilgilendiren bir alanda fonksiyon icra etmektedir. Yani hem kişi özgürlükleri hem de mağdur hakları bakımından ceza avukatları toplumun en hassas sorunları ile uğraşmaktadırlar.
Ceza yargılamasında ceza avukatının yukarıda bahsettiğimiz bu savunma işlevinden mütevellit bu yargılama türüne özel bir şekilde müdafi olarak adlandırılmaktadır. Arapça kökenli bir kavram olan müdafi savunan, müdafaa eden anlamında kullanılmakla beraber, ceza yargılamasında müdafi, şüpheli veya sanığın haklarını koruyan, onları ceza yargılamasında savunan ve ceza yargılaması sırasında onları temsil eden kişidir.
Dünya’da avukatlık mesleği branşlaştırılmaya çalışılırken ve bu konuda teşvikler bulunmakta iken Türkiye’de 1136 sayılı Avukatlık Kanunu hükümlerine göre, avukatlar her türlü davada müvekkillerini serbestçe savunabilmektedirler. Dolayısıyla Türkiye’de avukatlık mesleğinde herhangi bir branşlaşma söz konusu değildir. Bu ayrım sadece ceza davalarına giren avukatlara halk arasında yapılan ”ağır ceza avukatı” söyleminden kaynaklanmaktadır.
Yukarıda da belirttiğimiz üzere 1136 sayılı Avukatlık Kanunu hükümlerine göre, avukatlar her türlü davada müvekkillerini serbestçe savunabilmektedir. Dolayısıyla mevzuatta ağır ceza avukatı diye bir kavram bulunmamaktadır. Bu kavram tamamen halk arasında ortaya çıkan ve yaygınlaşan bir kavram olup aslında ağır ceza avukatı diye belirtilen kişiler her türlü ceza davasına girebilen avukatlardır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki ceza muhakemesi, yaşanmış bir olayın mahkemede delillerle tekrardan canlandırılması faaliyetidir. Ceza muhakemesinde avukatların rolü ise sanığın hukuki temsilciliğini yapmaktır. Yani ceza muhakemesinde müdafi yalnızca sanığın savunmasının hukuki boyutuyla ilgilenir. Dolayısıyla müdafinin sanık yerine geçerek yaşanan olayı anlatması gibi bir şey söz konusu değildir. Yargılanan sanık yaşanılan olayı ve gördüklerini anlatacak olan kişidir. Bunun yanında ceza avukatı sanığı temsilen delil sunabilir, delilleri değerlendirebilir, ceza muhakemesinde gerekli olan itirazları yapabilir ve tanık, müşteki ve yargılama makamı dışında olup yargılamaya katılan diğer kişilere olayı aydınlatmak ve müvekkilini savunmak için sorular sorma hakkına sahiptir.
Ceza avukatı, aynı davada birden fazla kişiyi savunabilir, bu konuda mevzuatta herhangi bir sayı sınırlaması mevcut değildir. Ancak bu kuralın tek istisnası avukatın savunduğu kişiler arasında menfaat çelişkisinin bulunması durumudur. Yani, ceza muhakemesinde avukatın bir kişi hakkında yaptığı savunma, avukatın savunduğu diğer kişinin savunması bakımından bir zarar oluşturuyorsa bu durumda menfaat çelişkisinin olduğu kabul edilmektedir. Bu tür durumlarda avukatın yapması gereken menfaati çelişen bu iki kişiden birini tercih edip onun savunmasını yapmaktır. Aksi durumda menfaat çelişkisi nedeniyle savunma hakkı zarar görür.
Soruşturma aşamasında eğer avukatlık görevi belirli soruşturma işlemleri için ifa edilmekteyse o işlemin son bulmasıyla beraber avukatın görevi de son bulacaktır. Soruşturma aşamasındaki bu durum dışında ceza avukatının görevi, kararın çıkıp kararın kesinleşmesiyle son bulacaktır. Dolayısıyla karar kesinleşinceye kadar avukat davayı takip etmek zorundadır. Yani yerel mahkemede verilen bir karar eğer Yargıtay’a götürülürse bu durumda avukat Yargıtay aşamasını da takip etmek zorundadır. Ancak aksine sözleşme yapmak mümkündür.
Özellikle günümüzde iyice artan bir şekilde toplumumuzda ne yazık ki ceza avukatlarının suçluları savunduğuna ilişkin genel bir yanılgı mevcuttur. Halbuki avukatların burada yaptığı şey aslında Ceza Muhakemesi Kanunu’nun kendisine tanıdığı hakka dayanarak savunma işlevini yerine getirmek ve bu bakımdan savunmanın hukuki yönüyle ilgilenmekten ibarettir. Dolayısıyla toplumda oluşan bu yanılgıların önünü kesebilmek için avukatların şüpheli veya sanıklarla özdeşleştirilmesine neden olabilecek nitelikteki hareketlerden kaçınmaları gerekmektedir. Bu kapsamda ceza avukatları görevlerini ifa ederken avukatlık meslek etik kurallarına dikkat etmelerinde yarar vardır.
MDM Hukuk ve Danışmanlık Alanında Uzman Avukat ve Danışmanlardan Oluşan Büyük Bir Kadroya Sahiptir.
Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarına göre ve özellikle reklam yasağına uygun olarak tasarlanmıştır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinin tüm bilgi ve materyaller sadece bilgilendirme olup bunların tamamına veya bir kısmına dayanılarak yapılan işlemlere, eylemlere ve bunların sonuçlarına ilişkin hiçbir sorumluluk kabul edilmez. Söz konu bilgilerin aktarılması ile kullanıcılar ve web tarayıcıları ile MDM HUKUK & DANIŞMANLIK arasında bir avukat-müvekkil ilişkisi yaratılması amaçlanmamıştır ve bilgilerin bu kişilerce alınması hiçbir şekilde bu yönde bir ilişki oluşturmayacaktır. Müvekkiller veya okuyucular hiçbir şekilde mevcut duruma ve özelliklerine ilişkin olarak uygun hukuki veya başka herhangi bir profesyonel görüş almadan, MDMHUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinde yer alan herhangi bir hususa dayanarak bir eylemde bulunmamalıdır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK, bu web sitesi aracılığıyla ulaşılan üçüncü kişilere ait içeriklerden hiçbir şekilde sorumlu değildir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık Tüm Hakları Saklıdır.