Tanıkla İspat
Makale Başlıkları
Tanıkla İspat
Senede karşı senetle ispat zorunluluğunun istisnalarından bir tanesi de tanıkla ispattır. Buna göre tanık, belirli bir vakıa hakkında gördüğünü, duyduğunu bildiren kişilerdir. Tanık olabilmek için;
- Herkes tanık olabilir, yaş sınırı mevcut değildir.
- Hiç kimse kendi davasına tanık olamaz. Aynı şekilde isticvap edilmiş kimselerin de tanık olması mümkün değildir.
- Tanığın temyiz gücüne sahip olması lazımdır.
- Mahkemenin o vakıanın tanıklıkla ispat edilebileceğini kabul etmesi gerekir.
- Tanıklık giderlerinin yatırılması gerekir. Eğer süresi içinde gider avansını yatırmayan taraf tanık dinletmekten vazgeçmiş sayılacağı ihtaren bildirilir.
- Bununla birlikte, gider yatırılmasa bile tanıkların dinleneceği duruşmada tanıklar hazır bulundurulursa, tanıkların dinlenebileceği kabul edilmektedir(Yargıtay kararı)
- İkinci tanık listesi verilemez. Bu kural kamu düzeninden olup, resen gözetilir. Ancak resen araştırma ilkesinin uygulandığı davalarda bu kural uygulanmaz.
- Tanık listesinde adres gösterilmemiş ise veya gösterilen adreste tanık bulunamamış ise gecikmelere mahal vermemek için işin niteliğine uygun kesin süre verilir.
- İlgili kanuna göre davetiye gönderilmemesine rağmen tanıkların dinleneceği duruşmada tanık hazır bulundurulursa dinlenebilir.
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 243.maddesi hükmüne göre ikinci tanık listesinde gösterilmeyen tanıklarda tanıkların dinleneceği duruşmada hazır bulundurulursa dinlenebilmektedir.
- Bunların dışında tanığı davet telefon, faks, elektronik posta gibi araçlarla da yapılabilir. Ancak, bu davet için uygulanacak hükümler uygulanmaz. Tanıkla İspat
Tanıklık Yapma Mecburiyeti
Hukukumuza göre tanıklık yapmak mecburi olmakla beraber, Türk yargısına tabii olmayan kimseler için tanıklık yapma yükümlülüğü yoktur.
Belirtmek gerekir ki hukukumuzda tanıklık yapma mecburiyeti olduğundan dolayı tanıklar gerektiği durumda zorla getirilebilir. Aynı şekilde tanıklıktan çekinme hakkı olmadığı halde çekinen kimse veya yemin etme mecburiyeti olduğu halde yemin etmeyen kimseye disiplin para cezası hükmedilebilecektir. Bu kişinin direnmesi halinde ise disiplin hapsine hükmedilecektir.
Tanıklıktan Çekinme Hakkı ve Bu Hakkın İstisnaları
Tanıklıktan çekinme hakkı 3 nedenden dolayı olabilmektedir:
1)Kişisel Nedenlerle Tanıklıktan Çekinme
Kişisel nedenlerle tanıklıktan çekinme ilgili kanunda sınırlı sayıda sayılmıştır. Buna göre;
- İki taraftan birinin nişanlısı.
- Aralarındaki evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi iki taraftan birinin eşi.
- Taraflardan birinin kendisi veya eşinin altsoy veya üstsoyu.
- Taraflardan biri ile arasında evlatlık bağı bulunanlar kişiler.
- Taraflardan birinin üçüncü derece de dâhil olmak üzere kan veya kendisini Oluşturan evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi kayın hısımları.
- Koruyucu aile ve onların çocukları ile koruma altına alınan çocuk.
- Yukarıda belirtilen kişiler tanıklıktan çekinme hakkına sahiptir.
2)Sır Nedeniyle Tanıklıktan Çekinme
- İlgili kanun gereği sır olarak korunması gereken bilgiler hakkında tanıklığına başvurulacak kimseler bu hususlar hakkında tanıklıktan çekinebilirler. Ancak, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ilgili hükmü saklı kalmak üzere sır sahibi tarafından sırrın açıklanmasına izin verildiği takdirde, bu kimseler tanıklıktan çekinemezler.
- Kamu görevlileri görevlerinden ayrılmış olsalar bile, ilgili makamın izni ile birlikte tanıklık yapmak zorundadırlar. Sır nedeniyle tanıklıktan çekinemezler. Bu kapsamda olan kimseler;
Milletvekilleri-TBMM
Bakanlar-Cumhurbaşkanı
Diğerler hk.-Bakan veya kuruluşun amiri
3)Menfaat İhlali Nedeniyle Tanıklıktan Çekinme
- Tanığın beyanı kendisine veya ilgili kanunun 248 inci maddesinde yazılı kimselerden birine doğrudan doğruya maddi bir zarar verecekse,
- Tanığın beyanı kendisinin veya ilgili kanunun 248 inci maddesinde yazılı kimselerden birinin şeref veya itibarını ihlal edecek ya da ceza soruşturmasına veya kovuşturmasına sebep olacaksa,
- Tanığın beyanı, onun meslek veya sanatına ait olan sırların ortaya çıkmasına sebebiyet verecekse bu durumda kişi menfaat ihlali nedeniyle tanıklıktan çekinebilecektir.
NOT: Mahkeme duruşmada bulunan tarafları dinledikten sonra tanıklıktan çekinmenin haklı olup olmadığına karar verecektir. Tanıkla İspat
Tanıklıktan Çekinmenin Caiz Olmadığı Haller
- Bir hukuki işlemin yapılması sırasında tanık olarak bulundurulmuş kimse o işlemin esası veya içeriği hakkında,
- Aile bireyleri arasında, ailevi ilişkilerden kaynaklanan mali uyuşmazlıklara ilişkin vakıalar hakkında,
- Tanığın aile bireylerinin doğum, ölüm veya evlenmelerinden kaynaklanan olaylar hakkında,
- Taraflardan birinin hukuki selefi veya temsilcisi olarak kendisinin yaptığı işler hakkında, o kişi tanıklıktan çekinemez.
Tanıkların Dinlenmesi
Tanıklar dinlenirken;
- Önce kimlik ve meslek bilgileri alınır,
- Tanığa doğruyu söylemesi konusunda ihtar edilir ve yemin ettirilir,
- Tanığın yemin etmesi kural olmakla birlikte; dinlendiği sırada 15 yaşını bitirmemiş olanlar ile yeminin niteliğini ve önemini kavrayamayacak derecede ayırt etme gücüne sahip olamayanların yemin ile dinlenmesi zorunlu değildir.
- Tanığın mahkemede dinlenmesi kural olmakla birlikte gerektiğinde bulunduğu yerde ya da istinabe yolu ile dinlenmesine de karar verilebilir.
- Hâkim, gerekli gördüğü hallerde tanığı sözlü dinlemek yerine belirlenecek bir süre içerisinde cevaplarını yazılı olarak bildirmesi için tanığa soru kağıdı gönderilmesine karar verebilir. Ancak hâkim, tanığın verdiği yazılı cevapların yetersiz olduğuna karar verirse tanığı dinlemek üzere re’sen de davet edebilir.
- Tanıklar yazılı not kullanamazlar ancak sadece hatırlama niyetiyle kısaca bakabilirler.
- Tanıklar ayrı ayrı dinlenir. Tanıklardan biri dinlenirken diğer tanıklar o an salonda bulunamazlar.
- Tanık eğer Türkçe bilmiyorsa tercüman ile dinlenir. Sağır ve dilsizlerde ise bu dilden anlayan kişi aracılığıyla tanık dinlenir.
- Tanığın masrafları için uygun bir ücret ödenir.
- Tanığın davada yararı bulunmak gibi tanıklığının doğruluğu konusunda kuşkuyu gerektiren sebepler varsa, bunu iki taraftan biri iddia ve ispat edebilir.
Faydalı linkler: