İzinsiz Kenevir Ekme Suçu ve Cezası
Makale Başlıkları
İZİNSİZ KENEVİR EKME SUÇU VE CEZASI
Günümüzde uyuşturucu maddelerin kullanımı ve ticareti, pek çok ülkenin yasaları tarafından sıkı bir şekilde denetlenmektedir. Bu denetimlerin altında, uyuşturucu madde üretimi ve dağıtımının önlenmesi, toplum sağlığının korunması ve suçla mücadele gibi önemli amaçlar yatmaktadır. Bu amaçla birçok ülke, kenevir bitkisinin yetiştirilmesi ve kullanılmasını sıkı bir şekilde düzenlemektedir.
İzinsiz kenevir ekme suçu, bu çerçevede değerlendirilen bir suç türüdür. Bu suç, kenevir bitkisinin yetiştirilmesi, ekilmesi, işlenmesi veya ticaretinin belirli koşullara uyulmaksızın gerçekleştirilmesini içerir. İzinsiz kenevir ekme suçu, farklı ülkelerde farklı yasal düzenlemelere tabi olabilir ve yerel yasalara bağlı olarak değişen cezai yaptırımlarla karşılaşabilir.
Uyuşturucu maddeler, kimyasal yapıları ve etkileri açısından farklı türlerde bulunur. Bu maddeler, genellikle kanunlar tarafından kontrollü veya yasa dışı olarak sınıflandırılır ve bunlara sahip olmak, üretmek, dağıtmak veya ticaretini yapmak ciddi cezai yaptırımlara tabi tutulabilir. Özellikle yüksek bağımlılık potansiyeli olan ve insan sağlığına zarar verebilecek uyuşturucu maddeler, dünya genelinde suç olarak kabul edilir. Her ülkenin kendi yasal düzenlemelerine sahip olduğu ve bu maddelerin türlerine göre cezaların değişebildiği unutulmamalıdır. İlgili yasa ve yönetmeliklere uymamak, hem kişisel özgürlüğü tehlikeye atabilir hem de hukuki sonuçlar doğurabilir. Bu çerçevede, izinsiz kenevir ekme suçu da uyuşturucu madde suçları arasında değerlendirilir ve ülkelere göre farklı cezai sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, uyuşturucu maddeler ve bu maddelere yönelik cezai yaptırımlar hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir.
Bu makalemiz, uyuşturucu maddelerin çeşitliliği ve cezalarının farklılığı hakkında genel bir anlayış sunarken, “izinsiz kenevir ekme suçu”na geçiş yapmadan önce temel bir bilgi sağlamaktadır. Bu sayede okuyucuların, konunun daha geniş bağlamını anlayabilmeleri amaçlanmıştır.Formun Altı
Uyuşturucu ve Uyarıcı Maddeler
Uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin kullanımı insan sağlığını etkileyerek ciddi sonuçlar doğuran büyük bir sorundur. İnsan sağlığına zarar veren bu maddeler aynı zamanda toplum sağlığını, ekonomik ve kültürel yapıyı da kötü yönde etkilemektedir.
Uyuşturucu Yunanca “narke” kelimesine dayanmaktadır. Uyuşturucu madde duygusuzluk, ilgisizlik gibi sonuçlar doğurabilir, kişiye uyku hissi verebilir. Uyarıcı maddelerin uyarma özelliği bulunmaktadır. Uyuşturucu ve uyarıcı maddeler alışkanlık, bağımlılık yapan, sarhoşluk yaratan, keyif veren doğal veya sentetik maddeler olarak ifade edilebilir.
Uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin kişide oluşturduğu etkiler, alışkanlık, tolerans ve bağımlılıktır. Alışkanlık tekrara uyma başka bir açıdan ruhsal bağımlılık olarak açıklanabilir. Tolerans maddenin kişide oluşturduğu etkinin azalması ve maddenin kullanımında doz arttırmak zorunluluğunun doğmasıdır. Bunun sonucunda kişide yoksunluk belirtileri görülür ve devamında bağımlılık ortaya çıkar. Bağımlılık çok yönlü bir kavramdır, biyolojik ve davranışsal boyutları bulunmaktadır. Bağımlılık kişide madde kullanma ve miktarını arttırma arzusu doğurur. Yoksunluk halinde ruhsal ve fiziksel belirtiler meydana gelir. Uyuşturucu maddeler doğal bitkilerden ya da sentetik olarak elde edilir.
Uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin birçok türü vardır ve zaman geçtikçe de çoğalmaktadır. Tıbbi açıdan organizma ve sinirleri uyuşturan maddeler olarak tanımlanan uyuşturucular kişinin psikolojisini etkileyerek düşünme ve algılama yeteneğinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bitkisel ya da sentetik olarak elde edilen merkezi sinir sistemi üzerinde etkileri olan, fiziksel ve ruhsal açıdan bağımlılık yaratan kişinin farklı maddeler kullanmasıyla tutkunluk hali meydana getiren bütün maddeler uyuşturucu ve uyarıcı maddelerdir.
Türk Ceza Kanunu’nda Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde İmal ve Ticaret Suçları
Uyuşturucu ve uyarıcı maddeler hakkında suçlar Türk Ceza Kanunu’nda 188 ve 192. maddeler arasında yer almaktadır. Bu maddelerle düzenlenen suçlar; uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırmak ve özendirmek, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaktır. Uyuşturucu maddelere ilişkin suçlar hakkında Türk Ceza Kanunu dışında özel kanunlarla da düzenlemeler bulunmaktadır. Örneğin 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunda kenevir ekimine ilişkin hükümler bulunur.
Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal Ve Ticareti
Madde 188- (1) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve iki bin günden yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye’de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir.
(3) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz.
(4) (a) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, bazmorfin, sentetik kannabinoid ve türevleri, sentetik katinon ve türevleri, sentetik opioid ve türevleri veya amfetamin ve türevleri olması,
- b) Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(5) (Değişik: 18/6/2014 – 6545/66 md.) Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır.
(6) Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
(7) Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(8) Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Hukuki Konu
Hukuki konu kanun tarafından korunan, suç ile ihlal edilen hukuki menfaattir. Uyuşturucu madde imal ve ticareti suçu kişi vücut bütünlüğünü ve yaşama hakkını ihlal eder. Bununla birlikte uyuşturucu madde yalnızca kullanan kişi bakımından zarar doğurmaz. Toplum için de olumsuz sonuçlar meydana gelir, bu maddeleri kullanmayan kişiler için ulaşma ve kullanma tehlikesi doğurur, toplum sağlığını da ihlal etmektedir.
Uyuşturucu maddelere ilişkin suçlar Türk Ceza Kanunun Kamunun Sağlığına Karşı Suçlar bölümünde düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile korunmak istenen kamu sağlığıdır. Bu suçların cezalandırılması için somut zarar aranmaz, tehlike suçu niteliğindedir.
Maddi Konu
Suçun maddi konusunu davranışın yöneldiği kişi ya da şey oluşturur. Bu suçlar bakımından maddi konu uyuşturucu ve uyarıcı maddedir. Bitkisel ya da sentetik olarak elde edilen merkezi sinir sistemi üzerinde etkileri olan, fiziksel ve ruhsal açıdan bağımlılık yaratan kişinin farklı maddeler kullanmasıyla tutkunluk hali meydana getiren bütün maddeler uyuşturucu ve uyarıcı maddelerdir.
Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde Türleri
Afyon :Doğal uyuşturucu maddelerdendir. Haşhaş bitkisinden elde edilir. Uluslararası sözleşmelere göre ham, hazırlanmış ve tıbbi afyon olarak üçe ayrılmaktadır. Farklı şekillerde kullanılabilmektedir. Afyon kullanımında ilk anlarda; ağrı kesilmesi, nabızda hızlanma, zekâ ve seksüel güçlenme, hayaller, yapay neşelenme ve uyku hali görülmektedir. Ardından yorgunluk ve halsizlik hissedilmektedir.
Esrar :Dünyada birçok bölgede yetişen hint kenevirinden elde edilen ham uyuşturucudur. Kenevir yabancı dillerde cannabis olarak bilinir. Bitkinin farklı bölümlerinden farklı türde esrar üretimi yapılır. Esrar toz, katı ya da sıvı şeklinde olabilir. Esrar kullanımı sonrasında kişide mutluluk, cesaret, cinsel uyarılma gibi durumlar görülmektedir. Bunların ardından nabızda artış, kan basıncında yükselme, kusma, bulantı, ağız ve boğaz kuruluğu, ışık hassasiyeti, uyuşma ve bilinçte bozulma meydana gelir. Zaman geçtikçe şiddetli baş ağrısı aşırı duyarlılık, sinir gibi belirtiler görülür Uzun süre kullanım kronik zehirlenmeye yol açabilir.
Morfin :Afyondan elde edilir. Beyaz, kokusuz ve acıdır. Baz morfin afyondan, morfin ise baz morfinden elde edilmektedir. Morfin ilk anda rahatlık, enerji verir, sarhoşluk yaratır, yorgunluk ve açlık duygusunun kaybolmasına neden olur. Sonraki süreçte fiziksel ve ruhsal bir çöküntü meydana gelir. İştahta azalma olur, uykusuzluk, elde titreme, göz bebeklerinde daralma görülür.
Eroin :Morfin gibi afyondan elde edilmektedir. Yarı sentetik özelliktedir. Sinir sistemi üzerinde yatıştırıcı etkisi vardır. Diğer maddelere göre daha fazla ve hızlı alışkanlık oluşturur. Tek kullanımda dahi alışkanlık oluşturabilir. Eroine alışan bir kişi iki üç saat gibi kısa sürelerde maddeyi kullanmak zorunda hisseder, kullanamazsa ağır kriz hali görülür.
Kokain :Kokain Kolombiya, Bolivya, Peru ülkelerinde yetişen koka bitkisinden elde edilir. Kokusuz ve acıdır. Diğer uyuşturucu maddelere göre daha pahalıdır. Birkaç dakika içinde etkisini gösterir ve bu etki bir saat sonra ortadan kalkar. Başlangıçta fazla konuşma, neşeli hal, cinsel istekte artma gibi etkiler ortaya çıkar. Ardından ruhsal bozukluklar, zihinsel faaliyetlerde zayıflık gibi olumsuz etkiler görülmektedir. Aşırı dozda kullanım solunum sistemi ve kalbe zarar vererek ölüme neden olur. Kokain bağımlılığında tedavi diğer maddelere göre daha kolay olmaktadır.
Fail
Hukuka aykırı fiili işleyen, kanunla korunan hukuki menfaati ihlal eden kişi faildir. Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi bu suçun faili olacaktır. Fail açısından kanunda aranmış bir özellik yoktur. Fiili işleyen ve cezai sorumluluğu bulunan herkes fail olabilir. Fail bir ya da daha fazla kişi olabilir. Nitelikli hali dikkate alındığında failin bazı meslek gruplarına dâhil olması halinde cezanın belirli oranda artacağı öngörülmüştür. Gerçek kişiler suç faili olabilir, Türk Ceza Kanunu’nun 20. maddesinde yer alan düzenlemeye göre tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanamaz. Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirlerine hükmedilebilir.
Maddi Unsur
Fiilin suçun maddi unsurunu oluşturabilmesi için başkaca unsurların varlığı gerekmektedir. Fiil ile sonuç arasında nedensellik bağı bulunmalıdır. Hukuka uygunluk nedeni varsa suçtan bahsedilemez. Davranış insanın iç dünyasından dış dünyaya yansıyan hareketlerdir. Yapma ya da yapmama şeklinde olabilir. Suç için belirli hareketin gerçekleşmesi yeterliyse sırf davranış suçundan söz edilir. Bazı suçlarda ise hareketin dış dünyada etki yaratması gerekmektedir. Uyuşturucu ve uyarıcı maddeye ilişkin suçlarda sırf davranış yeterli görülmüştür. Bu suçlar seçimlik hareketli suçtur. Kanunda birden fazla hareket sayılmıştır ve bunlardan bir veya daha fazlası gerçekleştiğinde suç oluşur.
Hukuka Aykırılık
Suç sayılan fiil işlendiği anda hukuka uygunluk nedeni bulunmuyorsa hukuka aykırılık söz konusudur. Uyuşturucu veya uyarıcı maddelere ilişkin fiillerin ruhsatsız ve ruhsata aykırı gerçekleştirilmesi halinde hukuk aykırılık meydana gelir. Bu suçun konusunu oluşturan maddeler tedavi amaçlı da kullanılabilmektedir. Tedavi amacıyla imal, ihraç veya ithal söz konusu olduğunda belirli kurallar çerçevesinde izin verilmektedir. Hangi maddelerin yasak kapsamında olduğu, hangilerinin ruhsata bağlanacağı 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun ve 3928 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanunda belirtilmiştir.
Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunun 1. Maddesinde bu konuya ilişkin açıklama yer alır:
Madde 1 – Tıbbi afyon ile müstahzaratının ve morfin ve bütün milhlerinin ve morfinin uzvi hamızlarla veya küul cezriyle birleşmesinden mütehassıl bütün eterlerinin ve bunların milhlerinin ve koka yaprağı, ham kokain ve kokain ekgonin ve tropokokain ile bütün milhlerinin ve yüzde 0,20 gramdan fazla morfin ve milhlerini ve yüzde 0,10 gramdan fazla kokain ve milhlerini muhtevi bütün müstahzarların ve ökodal (Eugodal), dikodit (Dicodide) ve Dilodit (Diloudide), Asedikon (Acedicone) ve bunların terkibi kimyevisinde bulunan maddelerde bütün müstahzarlarının ithal, ihraç ve memleket içerisindeki satışı Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin murakabesine tabidir.
Genel hukuka uygunluk nedenleri Türk Ceza Kanunu’nun 24,25,26. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu nedenler, kanun hükmünü ve amirin emrini yerine getirme, meşru savunma, zorunluluk hali, hakkın kullanılması ve ilgilinin rızasıdır. Bunun dışında özel kanunlarla düzenlenen önem ve özelliklerinden kaynaklanan hukuka uygunluk nedenleri de bulunmaktadır. Örneğin hekimlik mesleğinin icrası ve sportif faaliyetler. Hukuka uygunluk nedeni bulunuyorsa ceza verilmemelidir.
Manevi Unsur
Manevi unsur fail ile fiil arasındaki psikolojik bağ olarak ifade edilebilir. Manevi unsurlar; kast, taksir olarak ortaya çıkabilir. Uyuşturucu ve uyarıcı maddelere ilişkin suçlar kasten işlenebilir. Taksirli hali kanunda düzenlenmemiştir bu sebeple taksirle işlenmeye elverişli bir suç değildir. Kastın varlığı için fail hareketleri bilerek ve isteyerek gerçekleştirmelidir. İmal fiili bakımından fail imal ettiği maddenin uyuşturucu madde olduğunu bilmiyorsa ceza sorumluluğu bulunmaz. Uyuşturucu maddeye ilişkin suçların işlenebilmesi için gerçekleştirilmesi gereken davranışların bilerek ve isteyerek yapılması gerekmektedir. Bilme ve isteme söz konusu değilse cezai sorumluluk ortadan kalkar.
Suç ve Cezaya Etki Eden Nedenler
-
Cezayı Ağırlaştıran Nitelikli Haller
-
Örgüt Faaliyeti Çerçevesinde İşlenme
Türk Ceza Kanunu 188/5 suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hususunu düzenlemiştir. Bu şekilde işlendiğin verilecek ceza yarı oranında arttırılır. Örgütün özel olarak uyuşturucu madde imal ve ticareti suçlarını işleme amacıyla kurulmuş olası gerekmez.
Yargıtay uyuşturucu ve uyarıcı maddeye ilişkin suçların örgüt faaliyeti kapsamında işlenmesi durumunda failin hem suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan hem de uyuşturucu ve uyarıcı madde suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması gerektiği yönünde karar vermiştir.
-
Suçun Maddî Konusunun Eroin, Kokain, Morfin ve Baz Morfin Olması
Cezayı arttıran bu haller Türk Ceza Kanunu 188/4’te öngörülmüştür. Bu fıkrada “Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin eroin, kokain, morfin veya baz morfin olması hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.” şeklinde bir hüküm yer alır.
Bu ağırlaştıran nitelikli halin sebebi bu fıkrada sayılan maddelerin sağlık açısında daha ciddi zararlara yol açabilmesidir.
-
Failin Sıfatı
Uyuşturucu ve uyarıcı madde suçlarında fail için özellik aranmaz. 188. maddenin sekizinci fıkrasına göre bu suç bazı meslek grupları tarafından işlendiğinde nitelikli hal söz konusu olmaktadır. Bu meslekler tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı olarak sayılır. Suç bu kişilerce işlenirse verilecek ceza yarı oranında arttırılır. Suçun fail bakımından nitelikli hali özgü suçtur.
-
Cezayı Hafifleten Nedenler
- Suçun Maddî Konusunun Üretimi Resmi Makamların İznine veya Satışı Yetkili Tabip Tarafından Düzenlenen Reçeteye Bağlı ve Uyuşturucu veya Uyarıcı Etki Doğuran Her Türlü Madde Olması
Suçun maddî konusunun üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı ve uyuşturucu veya uyarıcı etki doğuran her türlü madde olması durumunda verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
-
Cezayı Kaldıran ve Azaltan Suç Sonrası Pişmanlık
Madde 192- (1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
(2) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.
(3) Bu suçlar haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir.
(4) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz.
Suçun Ortaya Çıkış Biçimleri
-
Teşebbüs
Suçun işlenmesi için elverişli icra hareketlerine başlanmış ancak failin elinde olmayan sebeplerle tamamlanamamışsa teşebbüs söz konusu olur. Türk Ceza Kanunu’nun 35. maddesinde düzenlenmiştir.
Failin elinde olmayan sebeplerle uyuşturucu madde elde edilememişse imal suçu tamamlanmış olmaz. Fail imal için elverişli icra hareketlerine başlamışsa teşebbüsten bahsedilebilir.
İthal fiilinin tamamlanmış olması için uyuşturucu madde ülkeye sokulmalıdır. Ülke sınırından geçirilirken yakalanırsa teşebbüsten söz edilir. Fail gümrükten geçirme işlemi sırasında yakalanırsa teşebbüs hükümleri uygulanmalıdır. İhraç suçunda da ülke dışına çıkarıldığı an suç tamamlanmış olur. Çıkarma sırasında yakalanırsa fail teşebbüs hükümlerine göre cezalandırılır.
Uyuşturucu madde satma, nakletme, sevk, bulundurma, depolama için de teşebbüs mümkündür.
Madde 35- (1) Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.
(2) Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.
-
İştirak
Suç birden fazla kişi tarafından işlenebilir. Uyuşturucu ve uyarıcı maddeye ilişkin suçların faili herkes olabilir, özgü suç değildir. Bu suçlar birden fazla kişi tarafından işlendiğinde iştirak söz konusu olur. Suç örgüt kapsamında işlenirse iştirak hükümleri uygulanmaz. İştirak sebebiyle cezalandırılabilmek için iştirak iradesinin varlığı aranır. Suçun işlendiğini bilmeyen kişinin ceza sorumluluğu olmayacaktır.
Yaptırım
Türk Ceza Kanunu’nda uyuşturucu ve uyarıcı maddelere ilişkin suçlar için hapis cezası ve adli para cezası öngörülmüştür. Bu yaptırımlar seçimlik değildir. Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri öngörülmüştür.
Soruşturma ve Kovuşturma
Uyuşturucu ve uyarıcı maddelere ilişkin suçlarda görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir. Yetkili mahkeme suçun işlendiği yer mahkemesidir. İthal ve ihraç suçları için suçun işlendiği yer maddenin Türkiye dışına çıkarıldığı ya da Türkiye’ye sokulduğu sınırın bulunduğu yer olacaktır. Suç işlemek amacıyla kurulan örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiğinde görevli ve yetkili mahkeme Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinin birinci fıkrasının a bendine göre belirlenecektir.
CMK/Madde 250.- (1) Türk Ceza Kanunu’nda yer alan;
- a) Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen uyuşturucu ve uyarıcı madde imâl ve ticareti suçu veya suçtan kaynaklanan malvarlığı değerini aklama suçu,
- b) Haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde cebir ve tehdit uygulanarak işlenen suçlar,
- c) İkinci Kitap Dördüncü Kısmın Dört, Beş, Altı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar (305, 318, 319, 323, 324, 325 ve 332’nci maddeler hariç), Dolayısıyla açılan davalar; Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca yargı çevresi birden çok ili kapsayacak şekilde belirlenecek illerde görevlendirilecek ağır ceza mahkemelerinde görülür.
Kenevir Bitkisi ve Uyuşturucu Türleri
Kenevir bitkisi (Cannabis sativa), farklı bileşenlere sahip olabilen bir bitkidir. Bu bileşenlerin başında tetrahidrokanabinol (THC) ve kannabidiol (CBD) gelir. THC, psikoaktif bir madde olarak bilinir ve kişinin zihinsel durumunu değiştirebilir. CBD ise bu etkileri taşımadığı için tıbbi amaçlarla kullanılabilir ve genellikle daha düşük THC içeriğine sahip kenevir bitkilerinde bulunur.
Uyuşturucu olarak kabul edilen kenevir türleri, yüksek THC içeriğine sahip olanlardır. İnsanlar arasında genellikle “marihuana” veya “esrar” olarak bilinen bu türler, psikoaktif etkilere neden olabilir. Diğer yandan, düşük THC içeriğine sahip kenevir türleri, daha çok endüstriyel veya tıbbi amaçlarla yetiştirilir. Bu bitkilerin ticareti ve kullanımı, yerel yasalara göre düzenlenebilir.
İzinsiz Kenevir Ekmenin Cezai Sonuçları
İzinsiz kenevir ekme suçu, kişinin yerel yasalara uymadan kenevir bitkisi yetiştirmesi veya ticaretini yapması durumunda ortaya çıkar. Bu suçu işleyen kişilere yönelik cezai yaptırımlar, suçun ciddiyetine, miktarına ve kişinin daha önceki suç kayıtlarına göre değişebilir. Yaptırımlar arasında para cezaları, hapis cezaları ve uyuşturucu madde bağımlılığı tedavisi gibi farklı seçenekler bulunabilir.
İzinsiz kenevir ekme suçunun ciddiyeti, aynı zamanda kişinin hangi tür kenevir bitkisi yetiştirdiğine ve bu bitkilerin ne amaçla kullanıldığına da bağlı olabilir. Bazı bölgelerde endüstriyel veya tıbbi amaçlarla düşük THC içeriğine sahip kenevirin yetiştirilmesine izin verilirken, yüksek THC içeriğine sahip kenevirin yetiştirilmesi sıkı yasal düzenlemelere tabi tutulabilir.
İzinsiz kenevir ekme suçu, tıpkı diğer uyuşturucu madde suçları gibi, kişinin özgürlüğünü tehdit edebilir ve ciddi sonuçlar doğurabilir.
İzinsiz Kenevir Ekme
Kenevir ekme suçu 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun ile düzenlenmiştir. Kenevir esrar üretiminde kullanılır. Uyuşturucu maddeye ilişkin hükümler Ceza Kanununda 188 ve devamında yer alır ancak kenevir bakımından getirilen özel kanun hükümleri uygulanır. Bu kanunun 3. maddesi esrar yapmak için kenevir ekilmesi ve esrar satış, ihraç ve ithalatı yasaklanmıştır. 2313 sayılı kanunda bazı uyuşturucu maddeler için devlet kontrolünde imal edilebileceği ve satış yapılabileceği belirtilmiştir.
Madde 23– Lif, tohum ve sap üretimi ile ilaç etkin maddesi elde etmeye yönelik çiçek ve yaprak üretimi amaçlı kenevir yetiştiriciliği, Tarım ve Orman Bakanlığının iznine tabidir. Lif, tohum ve sap üretimi amacıyla izinli kenevir yetiştiriciliği Tarım ve Orman Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. İlaç etkin maddesi üretimi amaçlı kenevir yetiştiriciliği ve/veya işlenmesi Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü tarafından yapılır veya yaptırılır. Gerektiğinde ülke arz ve talep durumuna göre Cumhurbaşkanınca belirlenen kota doğrultusunda, Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü kontrolünde gerçek veya tüzel kişilere yaptırılabilir. İlaç etkin maddesi üretimi amaçlı kenevir yetiştiriciliğinde, münhasıran esrar elde edilmesini engelleyecek her türlü tedbirin alınması, kenevirin hasadı, işlenmesi, ihzarı, ihracı veya satışına ilişkin usul ve esaslar, İçişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının görüşleri alınmak suretiyle Tarım ve Orman Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Her ne maksatla olursa olsun izinsiz olarak kenevir yetiştirmek yasaktır. İzinsiz yetiştirilen kenevir bitkisi, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı teşkilatında görevli ziraat mühendislerinin, bunların bulunmadığı yerlerde ziraat teknisyenlerinin vereceği rapor üzerine mahallin en büyük mülki amirinin emriyle zabıta tarafından imha edilir veya ettirilir.
İmhada kullanılacak araç ve gereçler, Jandarma Genel Komutanlığı bütçesine konulacak ödenekten sağlanır. İmha dolayısıyla ortaya çıkan masraf, sonradan izinsiz ekim yapanlardan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre tahsil edilir.
İzin belgesi almadan ya da izin belgesi almasına rağmen bilerek belgesinde belirtilen alandan fazla yerde veya izin belgesinde kayıtlı yerden başka yerde kenevir ekimi yapan kişi, elli günden az olmamak üzere adlî para cezası ile cezalandırılır.
Esrar elde etmek amacıyla kenevir ekimi yapan kişi dört yıldan on iki yıla kadar hapis ve beş yüz günden onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Münhasıran kendi kullanımı için ihtiyaç duyduğu esrarı elde etmek amacıyla kenevir ekimi yapan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu madde kapsamında ekim yapma ibaresinden, tohumun toprağa ekilmesinden ürünün hasadına kadarki süreç anlaşılır.
Esrar elde etmek amacıyla kenevir ekmek suçu bakımından 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135 inci maddesinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması ile 140.maddesinde yer alan teknik araçlarla izleme tedbirlerine ilişkin hükümler uygulanabilir
Kanunun 23. maddesinin ikinci fıkrasına göre ne amaçla olursa olsun izinsiz kenevir yetiştirmek yasaktır. İzinsiz yetiştirilen kenevir yetkililer tarafından imha edilir. Esrar üretmek amacıyla ekilmiş kenevir ekilmiş yerler izin verilen yerler kapsamında olsa dahi suç teşkil edecektir.
Kenevir, esrar elde etme amacıyla ekilmişse kişi dört yıldan on iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Adli para cezasına da hükmedilir. Kenevir kişisel kullanım amacıyla ekilmişse 1-3 yıl arası hapis cezasına hükmedilir. Ekimin esrar üretme ya da kişisel kullanım amacıyla ekilip ekilmediği somut olaya göre tespit edilir.
Kenevirin yetkili makamların izni ile belirli koşullarda ekimi mümkündür.
İzinsiz kenevir ekme suçunda maddi unsur kenevirin izinsiz ekilmesidir.
Esrar Elde Etmek İçin Kenevir Ekme Suçu
2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanununda yer alan düzenlemelere göre esrar elde etmek amacıyla kenevir eken kişi dört yıldan on yıla kadar hapis cezasıyla ve beş yüz günden on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Esrar elde etme amacı için öngörülen ceza başkasına verme, satma gibi hallerde söz konusu olur. Kişisel ihtiyaç için kenevir ekme durumunda kanunda farklı sınırda cezalar öngörülmüştür.
Esrar elde etme suçunun manevi unsuru esrar elde etme amacına dair kasttır. Kast yoksa suç oluşmaz. Failin kenevir ekme amacı, kastın varlığı somut olayın özelliklerine göre tespit edilir. Failin bu suçtan sorumlu tutulabilmesi için bitkinin ekilmesi gerekmektedir. Ceza Kanunu’nda düzenlenen imal ve ticaret suçlarına ilişkin hükümler bu durumda uygulanmaz. Bu suçun faili herkes olabilir. Suç kenevir tohumu toprağa ekildiği an tamamlanır. Esrar elde etme amacının varlığı tespit edilirse ekime izin verilmiş olması suçun oluşmasına engel değildir.
Kişisel Kullanım İçin Kenevir Ekme Suçu
Kendi kullanımı için esrar elde etmek isteyen kişi kenevir ektiğinde bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kenevirin hasat edildikten sonra bulundurulması somut olaya göre uyuşturucu madde bulundurma ya da ticareti suçunu oluşturabilir. Yargıtay içtihatlarına göre 20 köke kadar kenevirin kişisel kullanım amacıyla ekildiği kabul edilir.
Yargı Kararları
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 14.11.12019 Tarihli E. 2019/2526-K.2019/7276 Sayılı Karar
Olay tutanağı içeriğine, dosyadaki diğer bilgi ve belgelere göre, sanığın ikametinin bahçesine sanık tarafından ekilmiş halde bulunan 65 kök kenevir ile birlikte ektiği kenevirlerden elde ettiği bahçedeki kulübede 5 kavanoz içinde 360 gram ve gazete kağıdına sarılı vaziyette 140 gram olmak üzere toplam 500 gram esrarın ele geçirildiği olayda; suç vasfının belirlenmesi bakımından ele geçirilen esrarlarla, dikili kenevirlerin bir bütün halinde göz önünde bulundurulması gerektiği, dikili kenevirler olgunlaştıklarında elde edilecek esrarın, kişisel kullanımı için gerekli miktardan fazla olacağı, Dairemizin genel uygulamalarına göre, ticari amaçla ekildiklerine ilişkin başka delil yoksa 20 köke kadar dikili kenevirin kişisel kullanım kapsamında ekildiğinin kabul edilebileceği dikkate alındığında, sanığın kişisel kullanım ihtiyacının çok üzerinde kenevir ekmiş olması karşısında eyleminin 2313 sayılı Yasanın 23/5. maddesinin 1. cümlesi kapsamında kalan esrar elde etmek amacıyla kenevir ekme suçunu oluşturduğunun kabulü..”
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 03.04.2018 Tarihli E.2018/60-K. 2018/3139 Sayılı Karar
Olay tutanağı, sanığın aşamalardaki savunmaları, dosya kapsamı ve dikili halde bulunan kenevir nazara alındığında eylemin 6545 sayılı Kanun ile değişik 2313 sayılı Kanun’un 23. maddesinin 5. fıkrasının 2. cümlesinde düzenlenen “münhasıran kendi kullanımı için ihtiyaç duyduğu esrarı elde etmek amacıyla kenevir ekme” suçunu oluşturduğu gözetilmeden aynı maddenin aynı fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen esrar elde etmek amacıyla kenevir ekme suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA,
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 16.02.2016 Tarihli E. 2014/81- K. 2016/66 Sayılı Karar
Evinde yapılan aramada 52 gram kubar esrar ve 26 gram kenevir tohumu ele geçirilen sanığın, kolluk ve savcılıkta uyuşturucu madde ticareti yapmadığını, ele geçen esrarı kenevir ekmek suretiyle temin ettiğini ve esrar kullanıcısı olduğunu ifade etmesi nedeniyle kenevir ekme eyleminin sabit olduğu düşünülebilir ise de; ekili durumda kenevir bitkisinin ya da hasat artığının ele geçirilemediği, kök tespiti yapılamadığı, kenevir ekmeye ilişkin görgüye dayalı tanık anlatımının da bulunmadığı gibi yargılamada gelinen aşamada bu hususların tespitinin de mümkün olmadığı anlaşıldığından, sanığın diğer maddi delillerle doğrulanmayan ikrarına dayalı olarak esrar elde etmek amacıyla kenevir ekme suçundan mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.