Sigorta Türlerine Göre Rücu Davaları

Makale Başlıkları
Sigorta Türlerine Göre Rücu Davaları
Sigorta türlerine göre rücu davaları konulu makalemizde detaylı olarak sigorta rücu davaları hakkında kısa bilgilendirmeyi okuyabilirsiniz.
Sigorta şirketinin rücu hakkını sigorta hukukunda şirketin sigorta ettirene tazminat talebi ve diğer detaylar aşağıda yer alır. Üçüncü şahıslara karşılara karşı tarafa trafik sigortası söz konusu olduğunda sigortalının rücu hakkı ve diğer detaylar için makaleye devam ediniz.
Aynı zamanda sigorta rücu davaları hakkında detaylı bilgi almak için bizlere ilgili iletişim yolları ile ulaşabilirsiniz.
Sigorta Nedir? Sigortacının Rücu Hakkı Nedir?
Sigorta, önceden ödenen prim karşılığında bir kişinin veya şeyin karşılaşabileceği zararı gidermek maksadıyla bu işle ilgilenen bir kuruluşla yapılan sözleşme çeşididir. Özel sigortalar zorunlu olabileceği gibi ihtiyari de olabilir.
Sigortacının rücu hakkı Türk Ticaret Kanunundaki halefiyet hükmüyle ilgili özel kanunlardan (KTK md.98/2,99/2) kaynaklanmaktadır. Bu hükümlere göre sigortacı sigorta tazminatını ödediği zaman halefiyet kurumu gereği hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı meydana gelen hakları ödediği sigortayla orantılı olarak sigortacıya intikal eder.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında Sigortacının Rücu Davası Nedir?
KTK md.98/2, 99/2 hükümlerinden hukuki dayanağını alan bu hak sigortacının üçüncü kişinin hareketi nedeniyle sigortalının zarara uğraması sonucunda tazminat ödemesiyle meydana gelir ve sigortacının zarara sebebiyet veren üçüncü kişiye giderek kusuru oranında ödediği parayı tazmin etmesidir.
KTK md.95, 72 maddesine göre sigorta sözleşmesinden veya kanundan kaynaklanan nedenlerle sigortacının sorumluluğunu azaltan veya kaldıran haller üçüncü kişiye karşı ileri sürülemeyeceğinden dolayı sigortacı, sigortalıya ödeme yaptıktan sonra tazminatın kaldırılması veya indirilmesi oranında sigortalıya rücu edebilir.
Başka bir deyişle sigortacının üçüncü kişiye karşı ileri süremeyeceği bazı hususlar sigorta edene karşı ileri sürülebilir ve sürülmesi gerekir.
Sigorta Rücu Davalarında Zamanaşımı
Sigorta rücu davalarında zamanaşımı kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.
“Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak yirmi yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.”
Ağır Kusur veya Kasıt Nedeniyle Rücunun Şartları Nedir?
Sürücünün ağır kusurlu ya da kasıtlı olması halinde sigortacı üçüncü kişinin zararını ödeyecek fakat sigortalı rücu edecektir. Tam kusurlu olmak ağır kusurlu yada kasti durum olarak kabul edilmemektedir.
KTK md.48/son hükmüne göre alkollü olarak ölümlü ya da yaralamalı trafik kazasına sebebiyet verildiğinde sürücünün ağır kusurlu olduğu kabul edilmektedir. Ancak sürücünün aldığı alkolün güvenli araç sürme yeteneğini engellemesi hali aranmaktadır.
Uyuşturucu ve keyif verici madde kullanan birinin aracı idare etmesi durumunda araç teminat dışı tutulmuştur. Bu durumda alkolden farklı olarak kaza ile uyuşturucu kullanmanın illiyet bağını araştırmaya gerek kalmamaktadır.
Ehliyetsiz araç kullanılması durumunda kaza halinde sigorta üçüncü kişilerin zararını karşılamakla birlikte kendi sigortalısına ödediği miktarı rücu edebilir.
Rizikodan Sonra İhbar ve Diğer Yükümlülüklerin Yerine Getirilmemesi Nedeniyle Doğan Rücu Hakkı Nedir?
Sigortalı gerek kazanın oluştuğu bilgisine gerekse sigortacıya ulaşması gereken bilgi ve belgeleri zamanında ulaştırmamış ve bu nedenle zararda artış olmuşsa veya hak kaybı olmuşsa sigortacı bu zararı tazmin ettikten sonra artan kısmı için sigortalıya rücu edebilir. Sigortalı süresinde kaza veya diğer bilgileri ya da kendinden tazminat istendiğini sigortacıya bildirmez ya da kendi öderse ödediği miktarı sigortacıdan isteyemez.
İstiap Haddinin Aşması Nedeniyle Rücu Davası Nedir?
Genel şartlar md.4/e’ ye göre trafik kazasına neden olan sigortalı aracın istiap haddinden fazla yolcu taşıması ve gerçekleşen kaza ile istiap haddinin aşılması arasında illiyet bağı varsa sigortacı üçüncü kişilerin zararını karşıladıktan sonra, sigortalıya rücu edebilir.
Aracın Çalınması Veya Gasp Edilmesi Durumunda Rücu Davası Nedir?
Kazaya karışan araç daha önceden çalınmışsa, aracın çalınmasında aracı işletenlerin ya da eylemlerinden sorumlu olanların kusuru varsa sigortacı üçüncü kişilerin zararını tazmin ettikten sonra sigortalıya rücu edebilir. Rücu davasında sigortacı, işletenin ve dolayısıyla kendisinin tazmin sorumluluğunun bulunduğunu ispat etmek zorundadır.
İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortasında Sigortacının Rücu Davasının Şartları Nedir?
KTK md.88 hükmü gereğince sigorta ettirenin, zarar sorumlusu üçüncü kişilere karşı var olan rücu hakkı 6102 sayılı yeni TTK 1472.maddesinden yararlanan sigortacı da aynı kişilere karşı rücu hakkına sahiptir.
Sigortacının sigortalıya karşı rücu hakkı TTK.1472.maddeden kaynaklanabileceği gibi KTK md.95’ten de kaynaklanabilir.
Ayrıca ihbar yükümlülüğüne uymamaya ilişkin rücu halleri poliçe şartlarının 6ve7. Maddelerinde belirtilmiştir.
Kasko Sigortasından Kaynaklanan Sigorta Davasının Özellikleri Nedir?
Sigortacının rücu hakkı sigortalının halefi olarak hem zarara sebep olana karşı hem de şartları varsa sigortalıya karşıdır. Halefiyete dayalı rücu hakkının yasal dayanağı TTK md.1472’dir.
Sigortacı tarafından istenen rücu tazminatı davalı taraf kabul etmezse, mahkeme hem kusur, hem hasar yönünden davayı incelemek zorundadır.
Zira istenebilecek tazminat miktarı zarara uğratanın kusuru oranındadır. Sigortacının isteyebileceği tazminat zarara uğratanın kusuru oranında olacağından, sigortalıya ödediği miktardan fazla olamaz bu sebeple ekspertiz giderlerini bu dava ile isteyemez.
Sigortacının ödediği tazminat içersinde katma değer vergisi de varsa bunu da rücu davasıyla talep edebilir. Sigortalı zararını sigortadan tazmin ettikten sonra ayrıca zarara uğratandan da tazmin ederse sigortacının zarara uğratana gitme imkanı kalmayacaktır. Bu sebepten sigortacı kendi sigortalısına rücu edebilir.
Kaza nedeniyle zarar verenin aracında da zarar meydana gelmişse, sigortacının açtığı rücu davasında zarar veren kişi sigortalıya karşı takas-mahsup def’i ileri sürebilir.
Sigortacının açtığı rücu davasında faiz oranı halefiyete göre belirlenir. Davayı sigortalı açsa hangi oran geçerli olacak idiyse, sigortacının onun halefi olarak açtığı davada da aynı oran geçerlidir.Rücu davasında faizin başlangıç tarihi ise sigorta teminatının sigortalıya ödendiği tarihtir.
Sigorta rücu davaları devlete ya da kamu tüzel kişilerine karşı da kural olarak adli yargı mercilerinde açılmalıdır 6100 sayılı HMK yetkili mahkemeyle ilgili genel kural 6. Maddede sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan davalarda yetki ise 15. Maddede yer almış olup, zarar sigortaları ve can sigortaları için (Sigorta türlerine göre rücu davaları) ayrı ayrı düzenlenmiştir.
Ayrıca zorunlu trafik sigortalarında eşdeğer parça uygulaması sayfasına ilerleyebilir ve bilgi alabilirsiniz.
Karayolu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Sigortasında Sigortacının Rücu Davası Hakkı Nedir?
Kural olarak bir can sigortası olmakla, zorunlu koltuk sigortası olması nedeniyle sigortacının zarar sorumlusuna ya da sigorta ettirene rücu hakkı bulunmamaktadır.
Can sigortaları, meblağ niteliğinde olup zarar sigortaları değildir. Dolayısıyla sigortalıya uğradığı zararı değil, poliçede yazan tutarı ödemekle yükümlüdür.
Bu açıdan can sigortalarında, sigorta edenin sigorta teminatını aldıktan sonra zarar sorumlusundan gerçek zararını talep etme hakkı bulunmamaktadır. Fakat, bu tür sigortasında tedavi giderleri mal sigortası ilkesine tabi oldukları için bu konuda rücu hakkı bulunmaktadır.
Sigorta sözleşmesinden veya kanundan kaynaklanan tazminatın kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucu doğuran haller sigortalılara ve hak sahiplerine karşı ileri sürülemez.
Sigorta ettirenin sözleşme hükümlerine aykırı davranması, tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuruyor ise, sigortacı bu kusurları ileri sürmeden sigorta bedelini sigortalıya ödeyecek fakat ödememesi gereken miktar bakımından sigortalıya rücu edebilecektir.
İşletenin veya eylemlerinden sorumlu olanların kastı ya da ağır kusuru sigorta ettirene rücu hakkı verecektir. Sürücünün ehliyetsiz olması, uyuşturucu madde almış halde aracı kullanması sonucu risk gerçekleşmesi durumunda sigorta ettirene rücu edebilecektir.
Sigorta ettiren rizikoyu artıran sebepleri süresi içerisinde sigortacıya kasten ihbar etmemişse, sigortacı tazminatı sigortacıya öder ve fakat sonrasında aynı miktar için sigorta ettirene rücu eder.
Kara Taşıma Sigortasında Sigortacının Rücu Davasının Şartları Nelerdir?
Taşıma sigortası bir tür mal sigortası olduğundan halefiyete ilişkin hükümler burada da geçerlidir. Sigortacı meydana gelen zarar sonucu ödediği sigorta bedelini sigortalının halefi olarak zarara sebep olandan tazmin edebilir.
Kara taşımacılığının yurt içinde veya yurt dışında yapılıyor olması buna istinaden açılacak olan rücu davasını çözümleyen hukuk kurallarını farklı kılar. Kara taşımacılığı yurt içinde ise TTK md. 850-930, Avrupa ülkeleri arasında ise Uluslar arası Eşya Taşımasına İlişkin Konvansiyon (CMR) kuralları çerçevesinde çözümlenir.
Rücu davalarında önemli olan husus sigortalının zarar verene dava açma hakkı bulunup bulunmadığıdır zira halefiyet ilkesi gereği bu hakları sigortacıya geçtiği zaman sigortacı, sigortacının açabileceği davaları açabilecek, açamayacağı davaları ise açamayacaktır.
Trafik kazası sonucu taşınanda oluşan zarar nedeniyle zamanaşımı konusunda KTK hükümleri değil TTK md.855 hükmü geçerlidir.
Rücu davasında temerrüt faizi başlangıcı ödeme yapılan tarihtir. Talep edilen faiz ticari faiz olacaktır.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortasında Rücu Davası Nedir?
4925 sayılı kanun gereği yapılması zorunlu olan bu sigorta can sigortalarından olmayıp mal sigortası türü içersindedir. Bu nedenle halefiyet hükümlerinden etkilenir ve sigortacı sigortalanana sigorta teminatını ödedikten sonra kusuru oranında zarar verene rücu edebilir. Halefiyet hakkı gereği rücu hakkı, hak sahibine yapılan ödemeyle ve gerçek zararla sınırlıdır.
4925 sayılı kanunun 20.maddesi uyarınca sigortacı, sigorta ilişkisi nedeniyle, sigortalıya karşı sahip olduğu sorumluluğu azaltacak veya kaldıracak olan hükümleri üçüncü kişiye karşı ileri süremeyecek ve teminatı zarar görene ödeyecektir. Sigortacı teminatı ödedikten sonra sigortalısından bu hususları ileri sürerek ödediği bedeli talep edebilecektir.
Sigortacının rücu hakkına dayanan tazminat davaları, (sigorta türlerine göre Rücu Davaları) 4925 sayılı kanunun 24/4 maddesi uyarınca tazminat ödendiği ve rücu edilecek kişiyi öğrenme tarihinden itibaren 2 yılda zamanaşımına uğrar. İlgili kanuna buradan ulaşabilirsiniz.
Güvence Hesabı Nedir? Rücu Hakkı Nereden Kaynaklanır?
7398 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin bir takım koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde güvence hesabı oluşturulur.
Güvence Hesabı’nın rücu hakkı Güvence Hesabı Yönetmeliği md.16 da hükme bağlanmıştır. Bu hükme göre Zorunlu sigorta yaptırmayan veya geçerli teminat tutarları üzerinden zorunlu sigortaları yaptırmayan kişilere, sorumlunun sonradan belli olması halinde bu kişilere veya yükümlü sigorta şirketine, zarardan sorumlu kişilere veya yükümlü sigorta şirketine, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının bendine göre yapılan ödemeler çerçevesinde yükümlü ancak sigorta şirketine, 9 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre yapılan ödemeler nedeniyle Büroya, ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde rücu edilir.
Hesap, zorunlu sigorta teminatı sınırları içinde yaptığı ödemeler ile borçtan kurtulur. Zorunlu sigorta tutarını aşan zararlar, zarara sebebiyet veren tarafından karşılanır.
Güvence Hesabı, zorunlu sigortaların ödemek zorunda kaldıkları miktarla sınırlı olarak, bu sigortalar yerine zararı teminat altına almaktadır. Zarar görenler, zararlarını doğrudan zarar verenden talep edebilecekleri gibi Güvence Hesabından da isteyebilirler.
Hesabın sorumluluğu gerçek zararla sınırlıdır. Zarar gören , Güvence Hesabından tazminat almışken, karşılanmayan zararlarını zarara sebebiyet verenden isteyebilir.
Her iki taraftan da ödeme alınması durumunda alınan toplam ödeme gerçek zarardan fazla olursa sebepsiz zenginleşme olur ve Güvence Hesabı artan miktarı talep eder.
Zarar Sorumlusuna Devletin Rücu Hakkı Nasıl Oluşur?
Devlet ve kamu tüzel kişileri, yasal sorumlu olmak nedeniyle veya kamu görevlisinin kusuru nedeniyle verdiği zarar dolayısıyla zarar görene ödedikleri tazminatı kusuru oranında zarar verenden ya da yasal olarak sorumlu olandan isteyebilirler.
Devletin rücu hakkı bazen kendi görevlisine karşı ileri sürülebileceği gibi sivil bir kişiye karşı da ileri sürülebilir. Rücu ilişkisi aslen başkasının olan borcun ödenmesi sebebiyle alacaklıya halef olarak onun alacağını talep etmesidir.
Devletin, zarar veren kendi görevlisine rücu hakkı anayasanın 40/3,129/5, ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 13.maddesinden kaynaklanmaktadır. Bu maddeler devletin zarara neden olan görevliye genel hükümlere göre rücu edeceğini belirtmektedir.
818 sayılı Borçlar Kanunu md.51 sorumlulukta zararı ödeyenin diğer sorumluya rücu davasında kendisine rücu edilen kişinin zarar görene olan sorumluluğunun zamanaşımına tabi olduğunu söylemektedir.
Buna karşılık Yargıtay Hukuk Genel Kurulu teselsül dolayısıyla yapılan rücuda BK125. Maddesi gereği 10 yıl olduğu kanaatindedir. Zamanaşımı başlangıcının davacının ödeme tarihi olduğu kabul edilmektedir. Rücu alacağına ödeme gününden itibaren faiz işletilir.