Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru
Makale Başlıkları
Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru
Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1954 yılından beri temel hak ve özgürlükleri koruma altına alan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf devletlerden biridir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ilişkin hak ihlalleri ve uyuşmazlıkları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi aracılığıyla çözmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 1987 yılında bireysel başvuruda bulunma hakkını, 1990 yılında zorunlu yargılama yetkisini kullanmaya başlamıştır. Bu süreç içerisinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti 2004 yılında temel hak ve özgürlüklere ilişkin usulüne uygun yürürlüğe giren uluslararası sözleşmelerin, Hans Kelsen’in normlar hiyeraşisinde, kanunlardan üstün olduğunu ve kanunların işbu sözleşmelere aykırı olamayacağını kabul etmiştir. Anayasa’da yapılan 2010 değişikliği ile beraber 23 Eylül 2012 tarihinden itibaren Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuruda bulunmanın hukuki yolu açılmıştır. anayasa mahkemesi bireysel başvuru
Anayasa Mahkemesi’ne kamu gücü tarafından temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen herkes bireysel başvuruda bulunabilmektedir. 23 Eylül 2012 tarihinden sonra verilen idari ve adli hak arama yolları tamamlanmış ve kesinleşmiş nihai işlem ve kararlara karşı kararın tebliğinden; ihlal ile ilgili başvurulabilecek hukuk yolu bulunmuyorsa ihlalin öğrenilmesinden itibaren 30 (otuz) gün içinde başvuru yapılmalıdır. Haklı bir mazeretin (mücbir sebep, ağır hastalık gibi) varlığı sebebiyle başvurunun süresinin geçmiş olması halinde mazeretin ortadan kalkmasından itibaren en geç 15 (on beş) gün içinde gecikmiş başvuruda bulunulabilir. Adli tatil döneminde Anayasa Mahkemesi işlemlerini yürütmeye devam ettiğinden başvuru süresi de işlemeye devam edecektir.
Başvurular; Anayasa Mahkemesi’nde bulunan bireysel başvuru noktalarından, Mahkemelerden ve Cumhuriyet Başsavcılıklarından ya da yurt dışı temsilciliklerinden yapılabilir. Başvuru harcı Maliye veznelerinden yahut bireysel başvuru noktasından ödenebilir. Muhtarlıktan alınacak fakirlik belgesi ya da SGK, tapu kayıtlarından maddi yetersizliği ispatlayacak belgeler ile adli yardım talebinde bulunmak mümkündür.
Gerçek kişiler ve temsilcilerinin, özel hukuk tüzel kişilerinin haklarının ihlal edilmesi durumunda bireysel başvuruda bulunma imkânı mevcut iken kamu tüzel kişiliklerinin bireysel başvuru imkânı bulunmamaktadır.
Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru
Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru elektronik formu indirme kılavuzunda belirtilen şekilde edinilebilmektedir.
Başvuru formundaki başvurucu bilgileri ve varsa temsilci bilgileri eksiksiz şekilde doldurulmalıdır. İhlale neden olan idari işlem, eylem, ihmal, olay ve iç hukuk yollarının tüketilmesi aşamaları kronolojik olarak kısa ve öz biçimde açıklanmalıdır. İç hukukta hak ihlaline ilişkin herhangi bir hukuk yolu olmaması halinde ihlalin öğrenildiği makam/mercii/mahkeme kararı/işleminin tarih ve sayısı belirtilmelidir. Ardından ihlal edildiği iddia edilen hak belirtilip gerekçelendirme ve temellendirilmesi yapılmalıdır. Deliller ile hak ihlali somutlaştırılmalıdır. Birlikte incelenmesinde menfaat bulunan başka bir dosya veya mükerrer bir bireysel başvurunun varlığı halinde Anayasa Mahkemesi numarasının yazılmasında fayda bulunmaktadır.
Gecikmiş başvuru yapılmışsa mazeret açıklanır. Tedbir talep edilmişse neye ilişkin olduğu ve sebepleri izah edilir. Kimliğin gizli tutulma talebi varsa gerekçelendirilir. Adli yardım talebinde bulunulmuşsa buna ilişkin dayanaklar gösterilir. Sonuç ve istem kısmı açık ve net bir biçimde ortaya konulduktan sonra beyan kısmı imzalanarak form tamamlanır.Anayasa mahkemesi bireysel başvuru
Başvuru formu ile dayanılan delilleri gösterir belgeler, ihlale sebep işlem veya kararın aslı ya da onaylı örnekleri, başvurucunun kanuni temsilci var ise yetki belgesi, başvurucu avukat ile temsil edildiği takdirde baro pulu ve vekâlet harcının ödendiğini gösterir vekâletname, harç ödemesine dair makbuz, kimliği tespite yarar belgenin onaylı örneği, tüzel kişi ise temsile yetkili olduğunu gösterir belge, nihai karar veya işlemin tarihini gösteren belge, ihlal iddialarını temellendirecek belgelerin onaylı örnekleri, tazminat talebi var ise uğranılan zarara ilişkin belgeler, olağan ve olağanüstü kanun yolu başvuru dilekçelerinin onaylı örnekleri, başvuru süresinde yapılmadıysa mazereti ispatlayan belgeler, adli yardım talebi varsa yargılama giderlerini karşılayamayacak olduğunu ispatlayan belgeler birlikte teslim edilmelidir. Şekil bakımından eksiklik içeren başvuru kesin süre verilerek tamamlatılır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşınacak davalarda Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru etkin bir iç hukuk yoludur. Adil yargılanma hakkının ihlali, işkence yasağının ihlali, suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ihlali, düşünce ve ifade özgürlüğünün ihlali, din ve vicdan hürriyetinin ihlali gibi birçok konuda Anayasa mahkemesine bireysel başvuruda bulunulabilmektedir.Anayasa mahkemesi bireysel başvuru nasıl yapılır makalesini okudunuz.
Bireysel Başvuru Harcı
Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yolu harca tabi olup başvuru formuna harcın ödendiğine dair belgenin eklenmesi gerekmektedir. Bireysel başvuru harcını ödeme gücü olmayan başvurucu adli yardım talebini başvuru formunda açıkça belirterek yargılama giderlerini karşılama gücünün olmadığına dair belgeler ile mevzuatta adli yardım talebinde bulunabilmek için aranan diğer belgeler başvuru formuna eklenmelidir. Adli yardım talebinin mahkemece kabul edilebilmesi için başvurucunun kendisinin ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin yargılama giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünün bulunmaması ve adli yardım talebinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması gerekmektedir.
Bireysel Başvuruyu İncelemeye Yetkili Anayasa Mahkemesi Organı
Anayasa Mahkemesinde bireysel başvuruları incelemeye iki Bölüm, bu bölümlere bağlı Komisyonlar ve Genel Kurul yetkilidir.
Başvurunun Sonuçlanması İçin Geçecek Süre
Bireysel başvuruların incelenerek karara bağlanması geliş sırasına göre olmaktadır. Ancak Anayasa Mahkemesi, başvuruların konularına göre önemini ve aciliyetini dikkate alarak tespit ettiği kriterler çerçevesinde inceleme sırasında değişikliğe gidebilir.
Emsal Yargı Kararları
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesi, E. 2020/582 K. 2020/3752 T. 9.12.2020
I- İTİRAZIN KONUSU
1- 6384 sayılı “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanun” ile kurulmuş olan Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu’nca (Komisyon); K1 tarafından 05.02.2015 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne (AYM)yapılan 2015/2524 no.lu bireysel başvuruya dair olarak verilen ve istemin kabulüyle başvurana tazminat ödenmesine ilişkin bulunan 25.09.2020 tarih ve 2020/2516 sayılı karara karşı yapılan itiraza ilişkin bulunmaktadır.
II- BAŞVURU SÜRECİ
2- Başvuran tarafından, 09.02.2010 tarihinde Silvan Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi sıfatıyla) 2010/103 esasına kayden açılan alacak davası sonucunda verilen ve kesinleşen kararın, makul sürede icra edilmediğinden bahisle AYM’ye bireysel başvuruda bulunulmuştur.
3- AYM, bireysel başvuru dosyasının 2014/4048 başvuru numaralı bireysel başvuru dosyası üzerinden yürütülmesine karar vermiş ve yargı kararının icrasının makul sürede gerçekleştirilmediği yolundaki iddia hususunda, başvuranın 6384 sayılı Kanunla kurulan Tazminat Komisyonuna başvurması gerektiğinden bahisle, başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar vermiştir.
4- Başvuran vekili tarafından, Komisyona verilen 12.02.2019 tarihli dilekçe ile, AYM nezdinde yapılan bireysel başvurunun 6384 sayılı Kanun hükümlerine göre sonuçlandırılmak suretiyle tazminat talebinde bulunulmuştur.
5-Komisyon tarafından, başvuranın kesinleşen Mahkeme kararının süresinde icra edilmesi hakkının ihlal edildiği sonucuna varılarak hakkaniyet ölçüsünde tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
6- Başvuran vekili tarafından, Mahkememize hitaben verilen 21.10.2020 tarihli dilekçe ile Komisyon kararına itiraz edilmiştir.
III. İLGİLİ HUKUK
7- 6384 sayılı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanunun ilgili maddeleri şu şekildedir:
- Madde, “(1) Bu Kanun;
- a) Ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı,
- b) Mahkeme kararlarının geç veya eksik icra edildiği ya da hiç icra edilmediği, iddiasıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılmış başvuruları kapsar.”
Geçici 2. Madde ( 25.07.2018 tarih ve 7145 sayılı Kanunun 20. maddesiyle eklenmiştir.)
“(1) Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında olup, münhasıran bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Anayasa Mahkemesinde derdest olan bireysel başvurular, başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle verilen kabul edilemezlik kararının tebliğinden itibaren üç ay içinde yapılacak müracaat üzerine Komisyon tarafından incelenir.
Madde 7- “……
(2) Komisyon, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin emsal kararlarını da gözetmek suretiyle müracaat konusunda gerekçeli olarak karar verir.
(3) Komisyon kararlarına karşı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Komisyon aracılığıyla Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz edilebilir. ….. Bu itiraz öncelikli işlerden sayılarak üç ay içinde karara bağlanır. Mahkeme tarafından Komisyon kararı yerinde görülmezse işin esası hakkında karar verilir. İtiraz üzerine verilen karar kesindir.
IV- İNCELEME VE GEREKÇE
8- Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesince 09.12.2020 tarihinde yapılan toplantıda, itiraz edenin yaptığı başvuru üzerine verilen Komisyon kararı incelenip gereği görüşüldü:
A- Komisyon kararının özeti
9- Komisyonca; başvuruya konu yargı kararının yaklaşık 8 yıl 7 aydır icra edilmediği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve AYM’in konuyla ilgili içtihatları gözetildiğinde, söz konusu icra süresinin uzun olduğunun anlaşıldığı, dolayısıyla başvuranın “kesinleşmiş mahkeme kararının süresinde icra edilmesini isteme hakkı”nın ihlal edildiği sonucuna varılarak başvurana 15.000.-(onbeşbin)TL tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
B-İtiraz edenin (Başvuranın) iddiaları
10-Başvuran vekili tarafından, Komisyonca hükmedilen tazminat miktarının çok düşük olduğu, Komisyonun emsal kararlarıyla bağdaşmadığı ileri sürülerek Komisyon kararına itiraz edilmiştir.
C-Değerlendirme
13-Buna göre, yargılamanın makul sürede sonuçlandırılmadığının tespiti halinde veya bir yargı kararının geç veya eksik icra edildiğinin, dolayısıyla adil yargılanma hakkının ihlal olunduğunun tespiti halinde ödenmesine karar verilecek tazminat; ilgililerin hukuka ve hukuk devletine olan inançlarının zedelenmesi nedeniyle kişiliklerinde oluşan manevi zararın, kısmen de olsa giderimine yönelik bulunduğundan, mahiyeti itibarıyla “manevi” tazminat niteliğindedir ve bu nedenle takdiren belirlenmesi kaçınılmazdır.
14-Bu itibarla, Mahkememizce; Komisyon tarafından, başvuranın tarafı olduğu alacak davasında lehine verilmiş olan mahkeme kararının, makul sürede bihakın icra edilmemiş olması ve böylelikle geniş anlamda adil yargılanma hakkının ihlal edildiğinin tespit edilmiş olması üzerine ödenmesine karar verilen tazminat miktarının; olayın kendine özgü koşulları, mahkeme kararlarının icra edilmemesi sürecinde başvurana yüklenilebilecek herhangi bir kasıt veya kusurun bulunmaması ile dava konusunun başvuran açısından taşıdığı önem birlikte değerlendirilip, hakkaniyet ölçüsünde, takdiren belirlendiği, bu nedenle dayanağı olan yasa hükümlerine ve AİHM içtihatlarına uygun bulunduğu kanaatine varılmıştır.
15- Belirtilen nedenle, itirazın reddine karar verilmesi gerekmektedir.
- KARAR
6384 sayılı Kanunun 7/3. maddesi gereğince İTİRAZIN REDDİNE, 09.12.2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.