Asliye Ceza Mahkemesi Tabi Suçlar ve Süreleri
Makale Başlıkları
Asliye Ceza Mahkemesine Tabi Suçlar ve Süreleri
Asliye Ceza Mahkemesi Nedir?
Asliye Ceza Mahkemesi; ilk derece mahkemeleri arasında yer alan, ceza muhakemesi alanında temel mahkemelerdendir. 5235 Sayılı Kanun md. 11’de Asliye Ceza Mahkemesinin görev alanından bahsedilmiştir. Bu maddeye göre; kanunların başkaca görevlendirdiği durumlar dışımda, sulh ceza ve ağır ceza mahkemelerinin baktığı davalar dışındaki dava ve işlere asliye ceza mahkemesi bakar.
Asliye Ceza Mahkemesinin Yapısı
Asliye ceza mahkemesinde tek hâkim yargılama yapar. Ceza dosyalarını azlığı çokluğu ve iş yoğunluğu durumlarına göre her adliye bölgesinde birden çok asliye ceza mahkemesi kurulabilir. Bu mahkemeler Hâkimler ve Savcılar Kurulu olumlu görüşüyle Adalet Bakanlığı tarafından kurulur.
Asliye Ceza Mahkemesinin Baktığı Suçlar Nelerdir?
Ceza üst sınırı 10 yıl veya daha fazla olan suçlar için başka bir mahkemenin özel olarak görevlendirilmediği durumlarda Asliye Ceza Mahkemeleri görevlidir. Bu belirleyicilikte cezayı ağırlaştıran veya hafifleten sebeplere bakılmadan cezanın üst sınırı dikkate alınır.
Asliye ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlar TCK’da sayılmıştır. Bunlar;
- vergi kaçakçılığı suçları,
- ihaleye fesat karıştırma suçu,
- uyuşturucu kullanılmasını kolaylaştırma suçu,
- kasten adam yaralama suçu,
- taksirle adam yaralama suçu,
- cinsel taciz suçu,
- cinsel saldırı suçu,
- reşit olmayanla cinsel ilişki suçu,
- tehdit suçu, şantaj suçu,
- kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu,
- konut dokunulmazlığının ihlali suçu,
- kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu,
- hakaret suçu,
- özel hayatın gizliliğini ihlal suçu,
- kişisel verilerin kaydedilmesi suçu,
- hırsızlık suçu,
- mala zarar verme suçu,
- güveni kötüye kullanma suçu,
- bedelsiz senedi kullanma suçu,
- basit dolandırıcılık suçu, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu,
- karşılıksız yararlanma suçu,
- suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu,
- hayvanın tehlike yaratabilecek şekilde serbest bırakılması suçu,
- trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu,
- çevrenin kasten ve taksirle kirletilmesi suçu,
- gürültüye neden olma suçu,
- imar kirliliğine neden olma suçu,
- bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti suçu,
- uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma
- suçu, usulsüz ölü gömülmesi suçu,
- parada sahtecilik suçu,
- mühür bozma suçu,
- resmi belgeyi bozmak,
- yok etmek veya gizlemek suçu,
- resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçu,
- özel belgede sahtecilik suçu,
- özel belgeyi bozmak,
- yok etmek veya gizlemek suçu,
- açığa imzanın kötüye kullanılması suçu,
- halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit suçu,
- suç işlemeye tahrik suçu,
- suçu ve suçluyu övme suçu,
- halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu,
- kanunlara uymamaya tahrik suçu,
- görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanma suçu,
- hayasızca hareketler ve müstehcenlik suçu,
- fuhuş suçu,
- kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçu,
- dilencilik suçu,
- aynı konutta birlikte oturduğu kişilere kötü muamele suçu,
- aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçu,
- çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu, tefecilik suçu,
- bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme suçu,
- bilişim sistemini engelleme, bozma,
- verileri yok etme veya değiştirme suçu,
- banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu,
- görevi kötüye kullanma suçu,
- görevi yaptırmamak için direnme suçu,
- iftira suçu,
- başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu,
- suç üstlenme suçu,
- suç uydurma suçu,
- suçluyu kayırma suçu,
- yalan tanıklık suçu,
- yalan yere yemin suçu,
- gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık suçu,
- yargı görevi yapanı,
- bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçu,
- suçu bildirmeme suçu,
- soruşturma veya kovuşturmanın gizliliğini ihlal suçu,
- adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçu,
- muhafaza görevini kötüye kullanma suçu,
- başkası yerine ceza infaz kurumuna veya tutukevine girme suçu,
- hükümlü veya tutuklunun kaçması ve ayaklanması suçu,
- infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçu,
- cumhurbaşkanına hakaret suçu,
- halkı askerlikten soğutma suçu,
- askeri yasak bölgelere girme suçu.
Asliye Ceza Mahkemelerinin Baktığı Suçlar İçin Zamanaşımı
Asliye ceza mahkemesinde bakılan suçlar için zamanaşımı süresi genelde 8 yıldır. Ancak bunun istisnaları mevcuttur.
Bu suçlar ve zamanaşımı süreleri şunlardır:
- ihaleye fesat karıştırma suçu,
- uyuşturucu kullanılmasını kolaylaştırma suçu,
- cinsel saldırı suçu,
- güveni kötüye kullanma suçu,
- trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun ilk fıkrası kapsamındaki suçlar,
- parada sahtecilik suçunun birinci fıkrası kapsamındaki suçlar,
- tefecilik suçu, gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık suçu,
- askeri yasak bölgelere girme suçunun ikinci fıkrası kapsamındaki suçlar için 15 yıl zamanaşımı öngörülmüştür.
Hakaret suçu için ise 6 aylık bir zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
Asliye Ceza Mahkemeleri Kararlarına Karşı İtiraz Ve İstinaf Yolu
İtiraz yoluna gidilebilmesi için Asliye Ceza Mahkemesinin davayı sonuçlandırmayan bazı ara karar sonuçları olması gerekir. Gözaltına alma kararı ve gözaltı süresinin uzatılması kararı buna örnektir.
Asliye ceza mahkemesinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması haricindeki diğer tüm kararlara karşı istinafa başvurulabilir. Ancak hükmün geri bırakılmasında itiraz yolu mevcuttur.
Asliye ceza mahkemesinde, bazı kararlara karşı istinaf yoluna gidilemez kesin hüküm mahiyetindedir. 3000 TL ve altındaki adli para cezalarına karşı başvuru yapılamaz, üst sınırı 500 günü geçmeyen adli para cezaları için beraat kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz.
İtiraz ve istinafa başvurmadaki süre kararın öğrenilmesinden itibaren 7 gündür. Eğer karar, sanık olmadan verildiyse süre tebliğ tarihi ile başlar. Asliye ceza mahkemesinde verilmiş karara itirazı o yerin ağır ceza mahkemesi inceler.
Emsal Yargı Kararları
Yargıtay Kararı – 8. CD., E. 2015/4511 K. 2016/1259 T. 10.2.2016
Dosya içeriğine göre, olay yerinde ele geçen tombala makinalarının, 1072 sayılı Rulet, Tilt ve Benzeri Oyun Alet ve Makineleri Hakkında Kanunun 1. maddesinde sayılan baht ve talihe bağlı oyun alet ve makinesi olup olmadığı ve buna göre eylemin anılan kanuna muhalefet suçunu oluşturup oluşturmadığının tayin ve takdiri ile buna ilişkin davaya bakma,
kanıtları değerlendirme ve suç niteliğinin tayini görevinin üst dereceli asliye ceza mahkemesine ait olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla hüküm kurulmuş ise de;
28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 6545 sayılı Kanunun 84. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen Geçici 6. madde ile sulh ceza mahkemelerinin kaldırıldığı gözetilerek asliye ceza mahkemesince değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı,
sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince (BOZULMASINA), 10.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay Kararı – 8. CD., E. 2016/7472 K. 2017/1724 T. 23.2.2017
Sanıkların başkanı ve üyesi olduğu kooperatife ait lokalde ele geçen tombala makinasının, 1072 sayılı …. Alet ve Makineleri Hakkında Kanunun 1. maddesinde sayılan baht ve talihe bağlı oyun alet ve makinesi olup olmadığı ve buna göre eylemin anılan kanuna muhalefet suçunu oluşturup oluşturmadığının tayin ve takdiri ile buna ilişkin davaya bakma, kanıtları değerlendirme ve suç niteliğinin tayini görevinin üst dereceli
Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla hüküm kurulmuş ise de; 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6545 sayılı Kanunun 84. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 6. madde ile Sulh Ceza Mahkemelerinin kaldırıldığı gözetilerek Asliye Ceza Mahkemesince değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince BOZULMASINA, 23.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay Kararı – 14. CD., E. 2013/8423 K. 2015/7459 T. 19.6.2015
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İddianame içeriği ile mağdurenin anlatımlarına göre 26.10.2011 günü Kipa alışveriş merkezindeki bayanlar tuvaletine giren mağdurenin bulunduğu kabinin yanındaki kabinde bekleyen sanığın üst kısımdaki boşluktan başını uzatıp mağdureyi izlediği sırada fark edilmesi üzerine tuvaletten çıktığı ve peşinden takip eden mağdure tarafından yakalanarak polise teslim edildiği tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından bu haliyle sanığın eyleminin TCK’nın 134/1. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturup oluşturmadığının tayin ve takdiri ile davaya bakma ve kanıtları değerlendirme görevinin üst dereceli Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 19.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay Kararı – 14. CD., E. 2014/1817 K. 2014/8655 T. 24.6.2014
İddianame içeriği ile mağdure ve tanık Fatma’nın anlatımlarına göre, sanığın 13.11.2010 ve 27.11.2010 tarihlerinde pazar yerinde fiilen ayrı yaşadığı eşi mağdureyle karşılaşmasının ardından çıkan tartışmalarda mağdureyi dudağından öpüp, gögüslerini sıkması şeklinde gerçekleşen eylemlerinin fiziksel temas içermesi nedeniyle
TCK.nın 102/1. maddesinde düzenlenen basit cinsel saldırı suçunu oluşturup oluşturmadığının tayin ve takdiri ile davaya bakma, kanıtları değerlendirme ve suç niteliğinin tayini görevinin üst dereceli Asliye Ceza Mahkemesine ait olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Faydalı Linkler: