- +90 312 911 1168
- info@mdmhukuk.com
- Kızılırmak Mah. 1443. Cad. Ankara 1071 Plaza A Blok No:25/58 06510 Çankaya/ANKARA
Fesad Suçu (AsCK Md.97)
Makale Başlıkları
Fesad aslında suç işlenmesinin kolaylaşması amacıyla kurulmuş suç örgütüdür. Söz konusu suç örgütü, kanun metninde belirtilen suçları işlemek maksadıyla bir araya gelmiştir. Fesad suçunda korunan hukuki menfaat, askerî hizmetle askerî itaat ve düzendir. Nitekim fesad suçunun askeri itaat ve düzeni bozan cezalar arasında düzenlenmesi de bunu açıkça göstermektedir. Ayrıca fesadın özel bir suç örgütü olması sebebiyle bu suçta korunan hukuki menfaatin askerî toplumun güvenliği olduğunu söyleyebiliriz. Fesad suçu sırf hareket suçu olduğu için bu suça teşebbüs mümkün değildir.
Diğer Asker ve Polis Hukuku konulu yayınlarımızı buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Birden fazla asker kişilerin, amire ve üstlere karşı hep birlikte itaatsizlik, mukavemet veya fiilen taarruz suçlarında bulunmak için fikir birliği etmeleri ile suç oluşur. Fesad suçu şekli bir suçtur, üç suçun icrası hakkında fikir birliğine varılmasıyla suç tamamlanmış olur.
Ayrıca emre itaatsizlik, mukavemet veya fiilen taarruz eylemlerinin icrasına gerek yoktur. Fesad suçu için öngörülen bu suçlar için bir ittifak aranmakla birlikte bunları işlemek için ayrıntılı bir plan yapılmış olmasına gerek yoktur. İttifakın açık bir şekilde sözlerle, yazı ile veya diğer tezahürlerle gerçekleşmesi aranmaktadır. Dolayısıyla susmak suretiyle veya diğer zımni hareketlerle fesad suçuna iştirak etmek mümkün değildir. Fesadın soyut tehlike suçu olması, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan farklı olduğunu gösterir.
Zira suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunda kurulan örgütün, suç işlemeye el verişli olup olmadığı belirlenip, toplum için somut tehlike oluşturup oluşturmadığına bakılır. Fesad suçunda fikir birliğine en az iki asker şahsın katılması gerekir. Ayrıca fesad suçunda, fesada katılmayan ancak fesadı zamanında haber alanlar bakımından ihbar yükümlülüğü getirilmiştir.
Fesad suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Failler, kanunda öngörülen üç suç şeklinden birini işlemek üzere fikir birliğine vardıklarını bilecek ve isteyeceklerdir fakat bunun yanında ayrıca bir saike sahip olup olmadıklarının bir önemi yoktur. Ayrıca belirtmek gerekir ki kanun koyucu suç örgütlerine üye olma açısından TCK’da öngörüldüğü gibi bu suçta da etkin pişmanlık öngörmüştür.
Fesad suçu bakımından kanun koyucu iki etkin pişmanlık sebebi öngörmüş bunlardan biri cezayı tamamen ortadan kaldırırken diğeri ise, cezada indirime neden olmaktadır.
Fesad suçunun oluşmasından sonra, fesada katılanlardan biri, fesad başka türlü haber alınmadan önce ve işlenmesi kararlaştırılan suçun önlenmesi mümkün olacak kadar süre önce haber verirse kendisi hakkında cezaya hükmolunmaz.
Diğer etkin pişmanlık halinde ise fesaddaki görevlerine göre ayrım yapılmaktadır. İsyan veya fesada katılanların amir ve üstlerine müessir fiilde bulunmadan önce isyan veya fesaddan dönmeleri durumunda, reis, tertipleyici veya önayak olanlardan biri değilse cezası iki seneye kadar hapistir. Reis, tertipleyici veya önayak olanlar için fesad veya isyana katılanların hepsinin fesad veya askerî isyandan vazgeçmesi, amir ve üste fiilen taarruzda bulunmamaları durumunda cezada indime gidilecek ve bir yıldan beş yıla kadar hapse hükmolunacaktır.
Fesad suçunda nitelikli unsurlar, askerî isyan ve fesad suçları bakımından ortak düzenlenmiştir. İsyan veya fesat sırasında amir veya üstleri tarafından kendilerine verilen emirleri kasti şekilde yerine getirmekten imtina edenler, askeri işaretleri veya diğer işaretleri kötüye kullanarak isyanı kolaylaştıranlar, asiler arasından en yüksek rütbelisi veya kıdemlisi reis veya teşvik eden olarak ta kabul edilir ve cezaları artırılır.
AsCK md.97 hükmüne göre fesada iştirak edenlerin cezaları, ittifak ettikleri suçu işlememişlerse, işlemek için ittifak ettikleri suçtaki cezaya göre tayin edilecek ve belirtilen oranlarda artırılacaktır. İttifak edenler, ittifaka vardıkları suçu eyleme dönüştürürlerse verilecek ceza AsCK md.50 uyarınca artırılacaktır.
Askeri Ceza Kanununu buraya tıklayarak okuyabilir, daha detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
MDM Hukuk ve Danışmanlık; Ankara merkezli faaliyet gösteren bir avukatlık bürosudur.
Büromuz; ülke genelinde avukatlık mesleğinin yasal ve etik değerleri çerçevesinde hukukun bir çok alanında yetkin kadrosuyla avukatlık ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır.
Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarına göre ve özellikle reklam yasağına uygun olarak tasarlanmıştır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinin tüm bilgi ve materyaller sadece bilgilendirme olup bunların tamamına veya bir kısmına dayanılarak yapılan işlemlere, eylemlere ve bunların sonuçlarına ilişkin hiçbir sorumluluk kabul edilmez. Söz konu bilgilerin aktarılması ile kullanıcılar ve web tarayıcıları ile MDM HUKUK & DANIŞMANLIK arasında bir avukat-müvekkil ilişkisi yaratılması amaçlanmamıştır ve bilgilerin bu kişilerce alınması hiçbir şekilde bu yönde bir ilişki oluşturmayacaktır. Müvekkiller veya okuyucular hiçbir şekilde mevcut duruma ve özelliklerine ilişkin olarak uygun hukuki veya başka herhangi bir profesyonel görüş almadan, MDMHUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinde yer alan herhangi bir hususa dayanarak bir eylemde bulunmamalıdır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK, bu web sitesi aracılığıyla ulaşılan üçüncü kişilere ait içeriklerden hiçbir şekilde sorumlu değildir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık Tüm Hakları Saklıdır.