- +90 312 911 1168
- info@mdmhukuk.com
- Kızılırmak Mah. 1443. Cad. Ankara 1071 Plaza A Blok No:25/58 06510 Çankaya/ANKARA
İhalenin Feshi Davası Nedir?
Makale Başlıkları
Cebri icra hukukunun ana ilkelerinden biri, borçlunun borcunu rızası ile ödemediği hallerde; alacaklının alacağını, borçlunun mallarının paraya çevirip para şeklinde almasıdır. Borçlunun borcunu zamanında ödememesi durumunda, alacaklı borçlu aleyhine icra takibi başlatır ve mallarına haciz koyar. Alacaklı, alacağını bu malların açık artırma yoluyla satılmasından elde eder.
Bu satış icra daireleri tarafından yapılır. İcra dairelerince yapılan ihalenin yasaya uygun olmadan yapılması durumunda ihalenin kaldırılması için yapılan şikâyet yoluna ihalenin feshi davası denir. İcra ve İflas Kanunu madde 134’te yer edinmiştir.
İhalenin feshi şikâyet yoluyla icra mahkemesinden istenir. Bu nedenle ihalenin feshi talebinin icra mahkemesince incelenip karara bağlanmasında uygulanacak usul şikâyet usulüdür. Yetkili icra mahkemesi, ihaleyi yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesidir. İhalenin feshine ilişkin şikayet görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesine veya genel mahkemeye yapılırsa, icra mahkemesi veya mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak, başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermek zorundadır.
İcra mahkemesinin ihalenin feshi incelemesinde yetkisi sınırlı değildir. İcra mahkemesi, her türlü delile dayanarak ihalenin feshinin gerekip gerekmediğini hükme bağlamaktadır. İhalenin feshini isteyen ilgilinin fesih sebebini yani zarar gördüğünü ispat etmesi gerekir. İhaleye fesat karıştırmış olan kişi kendi kusuruna dayanamayacağından bu nedenle ihalenin feshini isteyemez.
İhalenin feshi talepli şikâyet yoluna başvurulmuş olsa dahi satış bedeli derhal İİK‘da belirtildiği üzere icra memuru tarafından alıcıya 10 günü geçmemek kaydıyla verilen mühlet içerisinde ödenmelidir. İhale sebebiyle yapılan ödeme, alıcı tarafından gerçekleştirilmez ise icra müdürü tarafından İİK madde 133’e göre ihale alıcısından sonra en yüksek peyi süren ikinci kişiye teklifte bulunabilmesi ve taşınmazı 7 gün süreyle artırmaya çıkarabilmesi için süre vermesi, sürenin geçmesi sonrasında ihale kararını kaldırmış olması gerekir.
Ancak belirtilen sebeplerle ihale bedelinin ödenmemesi nedeniyle ihalenin kaldırılmasına kararlaştırılırsa da içtihatlara göre davanın konusuz kalmış olması yönünde bir karar verilemeyecektir.
İhalenin Feshinde Süre
İcra mahkemesi talep tarihinin geçmesinden itibaren 20 gün içerisinde duruşma yapar, taraflar gelmese de fesih talebinin kabulü veya reddi şeklinde bir karar verir. İhalenin fesih talebinin, işin esasına girilerek reddine karar verilirse, talepte bulunan ihale bedelinin %10 u oranında para cezasına mahkûm edilir. İcra mahkemesi talebi işin esasına girmeden, yani usulden reddederse para cezasına hükmolunamaz. İcra mahkemesi fesih nedenini kabul ederse, ihalenin feshine karar verir. Kararın kesinleşmesiyle alıcının mülkiyet hakkı son bulur. Tescil yapılmışsa tapudaki tescil iptal ettirilir, mülkiyet borçluya geri geçer. Bu durumda alıcını ödemiş olduğu ihale bedeli nemalarıyla birlikte hak sahibine ödenir. İhalenin feshi kararının kesinleşmesinden sonra, taşınmaz veya taşınır mal alacaklının satış talebi üzerine, icra dairesi tarafından yeni baştan artırmaya çıkarılır.
İhalenin feshi davasında görevli olan mahkeme icra mahkemeleridir; fakat izale-i şuyu yoluyla taşınmazın açık arttırma suretiyle yapılması durumunda görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi olur.
Yer yönünden yetkili mahkeme ise açık arttırma işlemini gerçekleştiren icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir.
Yapılacak şikâyet, görevsiz veya yetkisiz olan bir mahkemede yapılır ise mahkeme 10 gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verir. Verilecek karar kesindir.
İhalenin feshi davaları maktu harca tabi olup, mahkeme veznesine peşin suretle yatırılmalıdır. Bahsedilen miktar her yıl yargı harçlarında yayınlanarak belirlenir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık; Ankara merkezli faaliyet gösteren bir avukatlık bürosudur.
Büromuz; ülke genelinde avukatlık mesleğinin yasal ve etik değerleri çerçevesinde hukukun bir çok alanında yetkin kadrosuyla avukatlık ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır.
Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarına göre ve özellikle reklam yasağına uygun olarak tasarlanmıştır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinin tüm bilgi ve materyaller sadece bilgilendirme olup bunların tamamına veya bir kısmına dayanılarak yapılan işlemlere, eylemlere ve bunların sonuçlarına ilişkin hiçbir sorumluluk kabul edilmez. Söz konu bilgilerin aktarılması ile kullanıcılar ve web tarayıcıları ile MDM HUKUK & DANIŞMANLIK arasında bir avukat-müvekkil ilişkisi yaratılması amaçlanmamıştır ve bilgilerin bu kişilerce alınması hiçbir şekilde bu yönde bir ilişki oluşturmayacaktır. Müvekkiller veya okuyucular hiçbir şekilde mevcut duruma ve özelliklerine ilişkin olarak uygun hukuki veya başka herhangi bir profesyonel görüş almadan, MDMHUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinde yer alan herhangi bir hususa dayanarak bir eylemde bulunmamalıdır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK, bu web sitesi aracılığıyla ulaşılan üçüncü kişilere ait içeriklerden hiçbir şekilde sorumlu değildir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık Tüm Hakları Saklıdır.