

Kişi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu – TCK Madde 109


Ehliyetsiz Araç Kullanma Cezası
Makale Başlıkları
Konkordato İlan Etme Süreci Nasıl İşler?
Konkordato ilan etme süreci nasıl işler? Konkordato nedir? nasıl ilan edilir? sorularınızın yanıtını alabileceğiniz yazımız, bilgilendirme amacıyla yayımlanmıştır.
Konkordato Nedir?
Konkordato, borçlarını ödeyemeyen yahut ödemekte güçlük çeken borçlular ile alacaklıları, mağduriyetlerin giderilmesi için bir araya getiren finansal anlaşmadır. Konkordato, borçlunun borçlarını ödemeye taahhüt ettiği, alacaklının ise alacaklarının belli bir kısmından feragat ederek anlaşmanın sağlandığı çözüm odaklı bir anlaşmadır. Borçlunun ödemeleri devlet kontrolü altında olmaktadır. Ödemelerin devlet kontrolü altında olması, alacaklılar için güven arz etmekte ve anlaşmaya yanaşmaları için teşvik edici bir nitelik olmaktadır. Konkordato ilan edilmesi sonucunda konkordato süresi içerisinde borçlunun borçları hakkında takip başlatılamaz.
Konkordato Nasıl İlan Edilir?
Konkordato ilan etme süreci nasıl işler? yazımızın ikinci sorusu “nasıl ilan edilir?” sorusuyla devam ediyor. Konkordato kararı borçlunun ya da alacaklının talebi üzerine, borçlunun bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesi tarafından verilebilmektedir. Borçlunun gerekli belgeleri eksiksiz getirmesi ve mahkemeye talepte bulunması halinde mahkeme tarafından 3 aylık geçici süre verilmektedir. Alacalının talep etmesi halinde ise borçludan gerekli evrakları makul süre içinde mahkemeye sunması istenilmektedir. Eğer borçlu makul süre içinde teslim etmez ise yahut eksik evrak getirir ise konkordato talebi mahkemece reddedilmektedir.
Konkordato talebinin kabul edilebilmesi için borçlu tarafından bazı evrakların mahkemeye sunulması gerekmektedir. Bu belgeler şunlardır; konkordato ön projesi, borçlunun mal varlığının durumunu gösterir belge, alacaklılar ile alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren liste, proje teklifi ile borçlunun mal varlığının karşılaştırıldığı tablo, bağımsız denetim kurulu tarafından hazırlanmış raporlardır. Mahkemeler sunulan belgeler ve proje teklifini karşılaştırarak borçlu hakkında konkordato ilan etmektedir. Bu sebepten ötürü hazırlanacak proje teklifi gerçekçi olmalıdır.
Mahkeme tarafından verilen geçici süre içerisinde borçlu için geçici mali komiser veya komiserler atanır. Atanan bu komiserler borçlunun, borçlarını ödeyip ödeyemeyeceğine dair inceleme yapmaktadır. Ayrıca borçlunun yapacağı işlemler komiserin incelemesinden geçmekte ve rapor tutulmaktadır.
Geçici süre | Kesin süre | Mahkeme yargılaması |
3 +2 | 1 yıl+6 ay | En fazla 6 ay |
Kesin Mühlet Kararı ve Sonuçları Nelerdir?
Borçlu için verilmiş olan geçici sürenin sonuna gelinmesi ile birlikte görevlendirilmiş olan mali komiserler hazırladıkları raporları mahkemeye sunarlar. Mahkeme raporları incelemesi sonucu karar vermek üzere borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklıyı duruşmaya davet etmektedir. Mahkeme duruşma sonucunda kesin mühlet talebinin kabul kararı veya ret kararı vermektedir. Verilmiş olan ret kararına yargı yolu açıktır ve istinafa gidilebilmektedir. Fakat Kabul kararına karşı kanun yolu kapatılmıştır istinafa gidilemez.
Kesin mühletin kararının kabulünün sonucunda mahkeme tarafından geçici görevdeki mali komiserlerin görev süresi uzatılır. Karar sonrası borçlu için 1 yıllık kesin mühlet verilmektedir.
Verilen kesin süre içerisinde, daha önce yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takip yapılamamaktadır ve daha önce başlamış takipler durdurulur, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanamamaktadır. Kesin mühlet süresi içerisinde Takip işlemlerine ilişkin zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez. Kesin mühlet süresinin borçlular ve alacaklılar için diğer sonuçları İcra İflas Kanunu’nun 294-297. maddeleri arasında düzenlenmektedir.
Konkordato İlanının Amme Alacaklarına Etkileri Nelerdir?
İcra İflas Kanunun 294. Maddesinde belirtildiği üzere 6183 sayılı kanunu uyarınca amme alacakları için yapılacak takipler de durdurulmaktadır. Fakat Konkordato süresince vergiler tarh edilmekte fakat takip edilememektedir. Konkordato süresinin sona ermesi sonucu tarh edilen bu vergiler muaccel olacaktır.
İlgili mevzuata buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Mdm Hukuk olarak paylaştığımız diğer İcra ve İflas Hukuku makalelerine buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Konkordatonun Feshi ve Sonuçları Nelerdir?
Konkordatonun iki türlü feshi söz konusudur. Bunlar; kısmen fesih ve tamamen fesihtir. Kısmen fesih, konkordato projesinde düzenlenmiş olan ödemeyi alamayan alacaklısının talebi üzerine sadece talepte bulunan alacaklıyı bağlayacak şekilde feshedilir. Konkordatonun feshi sonucu alacaklı, konkordato şartlarına bağlı kalmadan alacağının tamamı için icra takibi başlatabilmektedir. Kısmen fesihin şartları ise şunlardır;
- Söz konusu alacak konkordato mühletinden önce doğmalı,
- Borçlu iflas etmemeli yahut konkordato tamamen feshedilmemeli,
- Konkordato tasdik edilmiş olmalı,
- Alacaklı konkordato projesinden öngörülen şekilde alacağını alamamış olmalıdır.
Eğer borçlu konkordato projesinde hileye başvurmuş ise veya konkordatoyu herhangi bir şekilde sakatlamış ise alacaklılardan her birinin konkordatonun feshedilmesi için talepte bulunma hakkı vardır. Alacaklılardan birinin talepte bulunması sonucu konkordato feshedilmiş ise fesih kararı tüm alacaklılar için geçerli olmakta ve her bir alıcı alacağı için icra takibi başlatabilmektedir.
Konkordatoya Dair Emsal Kararlar
- HD., E. 1997/1417 K. 1997/3842 T. 10.04.1997
Bunlar No.: 1997/1417
Karar No.: 1997/3842 Karar tarihi: 10.04.1997
Konkordato Mühleti • Konkordato Talebi
Davacılar tarafından hasımsız olarak açılan konkordato mühleti davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar vekili; müvekkili şirketin 1991 yılında diğer davacıların 1963 yılından beri ticari faaliyette bulunduklarını, piyasada meydana gelen iktisadi kriz nedeniyle taahhütlerini ifa edemez ve alacaklarını tahsil edemez duruma düştüklerini, takipler nedeniyle şirketin faaliyetini devam ettiremez duruma gelme aşamasında olduğunu, şirketin bütün alacaklılarının zarara uğratmamak ve tüm alacaklıların alacaklarına ödemek istediklerini, iflas halinde alacaklıların konkordato sonucu elde edebilecekleri paya oranla çok daha az bir gareme ile yetinmek zorunda kalacaklarını, mühlet ve tasdik için gerekli koşulların bulunduğunu ileri sürerek konkordato mühleti talep etmiştir.
Merci hakimliğince, davacılardan E….. Ltd. Şti. tarafından daha önce konkordato mühleti talep edildiği ve bu talebin samimi görülmeyerek 1996/ 502 esas sayılı dosyadan reddedildiği, davacının talebinin ödeme düzenine uygun bulunmadığı, talebin samimi olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz edilmeksizin kesinleşen önceki dosyada borçlu şirketin konkordato talebinin iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle mühlet talebinin reddedilmiş olmasına, bu kararın gerekçesi gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan merci kararının İİK.nun 366. maddesi uyarınca (ONANMASINA), 10.4.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.
- HD., E. 2020/954 K. 2020/2442 T. 2.7.2020
Bunlar No.: 2020/954
Karar No.: 2020/2442 Karar Tarihi: 02.07.2020
Konkordato • Konkordato Talebi
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki konkondato davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR –
Konkordato talep eden davacı vekili müvekkili şirketin ekonomik güçlük içinde olduğunu, muhtemel bir iflasın önüne geçmek ve alacaklıları mağdur etmemek için konkordato talep etmek zaruretinde olduğunu, uygulanacak konkordato projesi ile bu durumdan çıkabileceğini ileri sürerek öncelikle geçici mühlet kararı verilmesini ve gerekil tedbirlerin uygulanmasını daha sonra kesin mühlet kararı verilerek bunun sonucunda da konkordato talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesince, İİK. 302. maddesinde belirtilen projenin kabulü için gerekli seçimlik çoğunluk hallerinden herhangi birinin alacaklı sayısı ve alacak miktarı yönünden sağlanamadığından adi konkordato talebinin reddine karar verilmiş olup verilen karar karşı, konkordato talep eden davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararını, konkordato talep eden davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 02.07.2020 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.