- +90 312 911 1168
- info@mdmhukuk.com
- Kızılırmak Mah. 1443. Cad. Ankara 1071 Plaza A Blok No:25/58 06510 Çankaya/ANKARA
Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat Davası
Makale Başlıkları
Yakalama, gözaltı, tutuklama kararları kişi hak ve hürriyetlerine müdahale eden tedbirlerdir.
Kişinin; haksız tutukluluğu durumunda kişiliğine yapılan bu müdahalelerden dolayı devletten tazminat talebinde bulunma hakkı doğar.
Bu tazminat talepleri kişinin bulunduğu yer Ağır Ceza Mahkemesi tarafından incelenir.
Maddi- Manevi zararların tazmini adına Ağır Ceza Mahkemesine dava açılır.
Temelini; AİHS madde 5 son fıkra, Anayasa madde 40 3. Fıkra ve CMK 141-144. maddelerinden almaktadır.
Yakalama-Tutuklama-Gözaltı sonucu maddi manevi tazminat talep edilebildiği gibi yargılamanın yenilenmesi yoluyla mahkûmiyetin kaldırılması durumunda da tazminat talep edilebilir.
Tüm bu tazminat talep edilebilme durumları CMK 141. Maddede ve CMK 323. maddede sayılmıştır.
Kişi Hakkında kanunda düzenlenmiş usul ve esaslara aykırı tutuklama, gözaltı kararı verilmiş ise ve Hakkında kanuna uygun olarak tutuklama, gözaltı kararı verilmiş olsa bile sonrasında kişi hakkında beraat veya takipsizlik kararı verildiğinde maddi-manevi tazminat hakkı doğacaktır.
Bu maddelerde sayılan tazminat isteme sebeplerinin sınırlı olarak sayılmış olduğu bu maddeler dışında kalan koruma tedbirleri sebebiyle tazminat istenemeyeceği görüşü hâkim olsa da bazı Yargıtay kararlarında maddenin dışına çıkıldığı görülmektedir.
(Örn: Yargıtay 12. CD., 11.11.2015, 205/13049, 2015/17584)
Ayrıca savcılığın yargısal faaliyet dışında kalan işlemleri sebebiyle uğranılan zararlardan Adalet Bakanlığı aleyhine tazminata hükmedilmesi de söz konusu olabilir.
(Örn: Danıştay 10. Daire, 18.6.2008, 2006/6131, 2008/4559)
Hâkim ve savcının yargısal faaliyetlerinden doğan zararlar için HMK 46 vd. hükümlerince tazminat talebinde bulunmak gerekir.
Buraya tıklayarak Barolar Birliğinin (CMK m. 141-144) yayınını okuyabilirsiniz.
28/06/2014 Tarihine kadar yargısal faaliyetlerden zarar görenler dilerse HMK 46 vd. hükümlerine göre dilerse CMK 141-144 e göre dava açabiliyordu. Ancak bu tarihte CMK’ya eklenen “her türlü soruşturma ve kovuşturma işlemlerinde görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir” şeklindeki ibare ile artık sadece CMK 141-144 göre tazminat talebinde bulunulabilir.
Şunu da belirtmek gerekir ki 141. maddede sayılmayan tedbirler nedeniyle HMK’ya göre de tazminat talep edilemediği için artık anayasa 36. madde Hak Arama Hürriyetinin ihlali sebebiyle Anayasa Mahkemesine doğrudan başvurulabilir.
Haksız şikâyet, iftira, suç uydurma veya yalan tanıklık suçlarından mağdur olanlar ise TBK 49. maddeye göre Haksız Fiil tazminatı talebinde bulunabilirler.
TBK 49’a göre dava açılmışken aynı zamanda CMK 141-144 e göre de dava açılabilir. Zira iki davanın taraf ve konusu tamamen aynı olmadığı için derdest olmayacaktır. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 20.10.2016, 6100/10253)
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında idari gözetim altında tutulan yabancılar ise CMK’ya göre tazminat talebinde bulunmaları mümkün olamamaktadır. İdari gözetim kararı idari işlem olduğundan ötürü bu konuda tazminat talebi 2577 İYUK hükümlerine göre iptal veya tam yargı davaları ile yapılabilir.
Aynı şekilde infaza ilişkin hukuka aykırılıklar sebebiyle tazminat talebi İYUK hükümlerine göre yapılır.
Diğer Tazminat Hukuku yayınlarımız için buraya tıklayın.
(Örn: Cengiz Polat/Türkiye davası, 11.12.2007; Cahit Solmaz/Türkiye Davası, 14.06.2007, Anayasa Mahkemesi, Birinci Bölüm, Firas Aslan ve Hebat Aslan, Başvuru No:2012/1158, 21.11.2013)
(örn: Yargıtay 12. CD, 20.3.2017, 2016/12408, 2017/2139; Yargıtay 12. CD, 16.2.2015, 2014/13444, 2015/2705)
Ayrıca Yargıtay tazminat hakkının, maddi ve manevi tazminat bakımından, mirasbırakan tarafından ileri sürülmüş olması veya dava açılması durumunda mirasçılara geçeceğini kabul etmektedir.
Koruma Tedbirleri Nedeniyle Dava Açma Süresi: Kesinleşen kara veya hükmün tebliğinden itibaren 3 ay, her halükarda kesinleşme tarihinden itibaren 1 yıldır.
Koruma Tedbirleri 141. madde e ve f bentleri kişiye bildirilir.
Dava Tazminat Hukukuna ve genel prensiplerine göre görülür.
Kararların istinaf ve Temyizi ise ivedilikle yapılmaktadır. Zira mağdur kişinin mağduriyetinin katlanmaması gerekmektedir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık; Ankara merkezli faaliyet gösteren bir avukatlık bürosudur.
Büromuz; ülke genelinde avukatlık mesleğinin yasal ve etik değerleri çerçevesinde hukukun bir çok alanında yetkin kadrosuyla avukatlık ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır.
Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarına göre ve özellikle reklam yasağına uygun olarak tasarlanmıştır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinin tüm bilgi ve materyaller sadece bilgilendirme olup bunların tamamına veya bir kısmına dayanılarak yapılan işlemlere, eylemlere ve bunların sonuçlarına ilişkin hiçbir sorumluluk kabul edilmez. Söz konu bilgilerin aktarılması ile kullanıcılar ve web tarayıcıları ile MDM HUKUK & DANIŞMANLIK arasında bir avukat-müvekkil ilişkisi yaratılması amaçlanmamıştır ve bilgilerin bu kişilerce alınması hiçbir şekilde bu yönde bir ilişki oluşturmayacaktır. Müvekkiller veya okuyucular hiçbir şekilde mevcut duruma ve özelliklerine ilişkin olarak uygun hukuki veya başka herhangi bir profesyonel görüş almadan, MDMHUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinde yer alan herhangi bir hususa dayanarak bir eylemde bulunmamalıdır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK, bu web sitesi aracılığıyla ulaşılan üçüncü kişilere ait içeriklerden hiçbir şekilde sorumlu değildir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık Tüm Hakları Saklıdır.