Asalet Tasdiki Nedir?
Makale Başlıkları
Asalet Tasdiki Nedir? Asalet Tasdik Süresi
Asalet tasdiki bir kişinin devlet memurluğuna ilk defa atanmasının ardından belirli bir deneme süresi geçirmesidir. Ve bu süreçte gösterdiği performansın değerlendirme sürecidir. Bu süre zarfında, memurun işine uygunluğu, performansı ve davranışları gözlemlenir. Başarılı bulunması halinde, asalet tasdiki yapılarak memurluğu kalıcı hale gelir.
Asalet tasdiki, kamu görevlerine yeni atanan personelin belirli bir deneme süresinin ardından kalıcı olarak göreve atanmasını ifade eder. Bu süreç, çalışanların performansını, uyumunu ve görevine olan yeterliliğini değerlendirir. Özellikle kamu sektöründe çalışan ya da çalışmayı hedefleyen bireyler için bu sürecin anlamı ve önemi büyüktür.
MDM Hukuk Bürosu, bu sürecin hukuki yönlerini ayrıntılı bir şekilde anlatır. Bu kapsamda, asalet tasdikinin önemi, süreci ve yasal dayanaklarına değinilir. Deneme süresinin sonunda yapılan değerlendirme, memurun kariyer yolunda önemli bir dönemeçtir.
Asalet Tasdik, kişinin aday memurluk sürecinden asli memurluk sürecine geçişini ifade eder. Kişinin memurluk sürecine kabulü için gerekli olan sınavları başarıyla sonuçlandırması gerekir. Ayrıca kadroya girmeye hak kazanmasıyla 1 yıldan az 2 yıldan fazla olmamak şartıyla aday memurluk süreci başlamaktadır.
Bu nedenle ilk önce aday memurluk sürecini incelemek yerinde olacaktır. Bununla ilgili düzenlemeler Devlet Memurları Kanunu’nun 54-57 maddeleri aralığında düzenlenmiştir.
Kişilerin, adaylık statüsü içinde gerekli olan şartları sağlayıp bunları ispatlayan kişiler eğitim ve sınav süreçlerinde başarılı olmaları,
memurlukla bağdaşmayan hal ve hareketlerinin bulunmaması ve disiplin cezası almamaları durumlarında asli memur olarak ataması yapılacaktır.
Buna asalet tasdik denmektedir. Asalet tasdik olmayan memur için DMK 56 ve 57. Maddeleri baz alınarak memuriyetle ilişiği kesilecektir. Buna değinmişken ilk önce bu başlığı inceleyelim.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na Göre Aday Memurluk ve Asalet Tasdiki
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, aday memurluk ve asalet tasdiki süreçleri önemlidir. Aday memurluk, devlet memurluğuna yeni başlayanlar için ilk adımdır. Bu süreçte adayların görevleri, davranışları ve performansları değerlendirilir.
657 sayılı devlet memurları kanunu bu konu yer alır. 2670 sayılı Kanun’un 22. maddesiyle değiştirilen ve itiraz konusu kuralı da içeren 57. maddesi şöyledir:
“Adaylık süresi içinde disiplin cezası almış olanların disiplin amirinin teklifi ve atamaya yetkili amirin onayı ile ilişkileri kesilir.”
Adaylık süresi içinde temel olarak genellikle bir yıldan azdır. Adaylar, bu süre zarfında temel eğitim ve staj programlarına katılırlar. Asalet tasdiki, adaylık süresinin sonunda yapılır. Burada, aday memurun asli memurluğa geçip geçemeyeceği kararlaştırılır.
Bu karar, disiplin amirinin önerisi ve atamaya yetkili amirin onayı ile verilir.
Eğer aday memur, görevine devam edemeyecek durumdaysa, 657 sayılı Kanun’a göre görevine son verilebilir. Bu, özellikle görevine devamsızlık yapan veya başarısız olan adaylar için geçerlidir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, aday memurluk dönemi, devlet memurluğuna ilk adımı temsil eder. Bu süreçte, aday memurlar, devlet personel başkanlığının belirlediği hazırlayıcı eğitim ve staja tabi tutulurlar.
Bu eğitim ve staj, aday memurların devlet memurluğuna uyum sağlamaları ve gerekli becerileri kazanmaları için hayati öneme sahiptir.
Adaylık süresi içinde, memurların performansı detaylı bir şekilde incelenir. Yılın sonunda asli memurluğa geçiş için değerlendirme yapılır.
Başarılı olan aday memurlar, asli memurluk statüsüne geçerken, başarısız olanlar için göreve son verme kararı alınabilir. Bu süreç, aday memurlar için bir deneme ve kendini kanıtlama fırsatıdır.
Aday Memurun Adaylık Süreci İçerisinde İlişiğinin Kesilmesi Durumu
DMK madde 56’nın lafzına göre:
Adaylık süresi içinde eğitim ve staj aşamalarının her birinde başarısız olan kişilerin,
Yine adaylık süresi içinde memuriyetle bağdaşmayacak hal ve hareketlerinin tespit edilmesi durumlarında. Veya göreve ilişkin yapılan tespitlerde devamsızlık hususunda kusuru bulunan kişilerin yetkili amirler tarafından yapılacak onay işlemi ile ilişikleri kesilecektir.
DMK madde 57’nin lafzına göre:
Adaylık sürecinde bulunan kişinin bu süreç içerisinde ‘’aylıktan kesme’’ veya ‘’kademe ilerlemesinin durdurulması’’ cezası almış olduğu durumlarda yetkili amir onayı ile ilişiği kesilecektir.
Ancak, kişinin aday memurken istifa etmesi durumunda ayrı kaldıkları süre içerisinde Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesindeki şartlara aykırı bir husus olmaması halinde yeniden atamaları mümkün olabilecektir.
- Bu hususa değindikten sonra aday memurlukla ilgili temel bazı noktalara değinelim.
Aday Memurluk Süresi En Fazla Ne Kadar Olabilir?
Aday memurluk süresi, en az bir yıl ve en fazla iki yıl sürelidir demiştik. Bu süre içinde aday memurun başka bir kuruma nakli yapılamayacağı gibi 1 yıldan önce bu süreç bitemez ve 2 yılın dolmasıyla son günün akabinde 1 gün olsun geciktirilemez. Aksi bir durumda asli memur kabul edilmelidir.
Aday memurların böyle bir sürece tabii tutulmasının sebebi, bu kişilerin mesleki tecrübe ve deneyim kazanmasını hedeflemekle beraber icra edecekleri kamu hizmetine yakışır olarak görev yapmayı öğrenmeleri hedeflenmektedir.
Devlet memurları, hal ve hareketleriyle örnek teşkil etmelidir. Adaylık süresi içinde, göreve devamsızlık gibi durumlar ciddiye alınır ve aday memurların asalet tasdiki sürecinde değerlendirilir.
Disiplin amirinin teklifi ve atamaya yetkili amirin onayı ile memurların ilişkileri kesilebilir. Bu, hem aday memurların hem de asli memurların performansının sürekli olarak takip edildiği ve değerlendirildiği anlamına gelir. Sözleşmeli personel de benzer değerlendirmelere tabi tutulabilir, ancak bu grup için farklı kurallar ve düzenlemeler bulunmaktadır.
Aday Memurluk Sınavına Girebilecek Kişiler Kimlerdir? Aday Memurluk Sınavı Nasıl Bir Sınavdır?
Aday Memurluk Sınavına, Devlet memurluğuna ilk kez atanacak kişiler katılabilir. Aday memurlar yetiştirilmek maksadıyla temel eğitim, staj ve hazırlayıcı eğitim şeklinde bir sürece tabii tutulurlar. Bunun sonucunda başarılı olanlar ve şartları sağlayanlar için bilgi seviyesini ölçmek maksadıyla bir sınav ve değerlendirme işlemi düzenlenmektedir.
Aday memurluk sınavından belirli bir puan alınması ve bu puanın başarılı sayılması o sınavı düzenleyen kurum ve kuruluşun belirlediği ölçüte bağlıdır. Çünkü her kurumun kendine has sınav sistemi ve değerlendirme yöntemleri vardır. Buna bağlı olarak aday memura asli memurluğa geçiş yapabilmesi için sınav puanı ve başarı sınırı ilgili kurum tarafından ilan edilir.
Aday Memurlar Devlet Memurları Kanuna Tabii Midir?
Aday memurlar için asli memur hak ve sorumlulukları doğmasa da adaylık süresi boyunca devlet memurları kanununa tabiidirler. Hatta aday memurların yetiştirilmesinde, asli tasdik sürecinde, görevden ilişiği kesme gibi konularda Devlet Memurları Kanunu uygulama alanı bulur.
Aday memurların asalet tasdiki işlemini başarıyla gerçekleştirmesi durumunda tam olarak Devlet Memurları Kanununa tabi olacaktır çünkü artık asli memur kategorisinde yer alır.
Aday Memurlar İle Asli Memurlar Arasındaki Farklar Nedir?
Asil memurların istifa hakkı bulunmaktadır. İstifa ettikten sonra istediği kuruma dönme hakları vardır. Ancak aday memurların istifa etmesi durumunda yalnızca ayrıldıkları kuruma geri dönme hakkı bulunur.
- Aday memurların ilk senesinde yıllık izin dahil olmakla beraber izin alma durumu söz konusu değildir.
- Aday memurun tayin hakkı yoktur ancak kurum değiştirmeden kendi kurumu içerisinde farklı bölümlere geçiş yapabilirler.
- Asalet tasdikinin ne olduğunu açıklamakla beraber genel itibariyle Aday Memurlukla ilgili bilgiler verdikten sonra asıl konumuz olan asalet tasdikine geri dönüp detaylıca değinebiliriz.
Sözleşmeli Personelde Asalet Tasdiki Olur mu?
Devlet Memurları Kanunun 4. Maddesinde düzenlendiği üzere kamu hizmetleri sadece memurlar tarafından değil, işçi ve sözleşmeli personeller tarafından da icra edilmektedir. Sözleşmeli personel ile kurum arasında sözleşme ihtiyaç dahilinde belli aralıklarla yenilenir. Bu bağlamda sözleşmeli personeller yani kadrolu olmayan kişiler asalet tasdik sürecine tabi tutulmazlar. Çünkü bu kişiler memur statüsünde değillerdir.
Asalet Tasdik Nasıl Sorgulanır?
Asalet Tasdik Sorgulaması www.turkiye.gov.tr adresi üzerinden yapılabileceği gibi kişi e-devlet üzerinden de bu sorgulamayı yapabilir. Bir diğer husus ise kolluk kuvvetlerinin asalet tasdik sorgulamasını nerden yapacağı ile ilgilidir.
Kolluk kuvveti olarak mesleğini icra eden polis memurları da aynı şekilde e-devlet üzerinden sorgulanır. Veya ilgili web sitesinden sorgulanır. Ayrıca PolNet üzerinden asalet tasdik işlemlerini sorgulanır.
Aksi bir durumla karşılaşıldığında yani asalet tasdiki gerçekleşmediğinde ilgili kişilere tebligat yapılmaktadır. Bu durumda kişinin 60 gün içerisinde İdare Mahkemesine iptal davası açma hakkı bulunmaktadır.
Asalet Tasdik Davası Nedir?
Asaleti tasdiklenmeyen aday memurların asalet tasdikinin gerçekleşmemesi durumunun tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde İdare Mahkemesine dava açma hakkı bulunmaktadır. Bu süre hak düşürücü süredir. İdare mahkemesine açılacak iptal davası yürütme durdurma istemli olarak açılmalıdır.
Önceden atıfta bulunduğumuz DMK m.56 ve m.57 kapsamında Asalet Tasdik işlemi eğitim ve staj aşamalarının her birinde başarılı olan yine adaylık süresi içinde memuriyetle bağdaşmayacak hal ve hareketleri bulunmayan,
‘’aylıktan kesme’’ veya ‘’kademe ilerlemesinin durdurulması’’ cezası almayan kişiler için sağlanmalıdır. Bu kanunda açık bir şekilde düzenlendiğinden bağlı bir yetkidir ve idarenin bu konuda takdir yetkisi mevcut değildir.
Asalet Tasdik Süreci Nasıl İlerler?
Öncelikle aday memur listeleri hazırlanır. Bunun akabinde Aday Memurlar ile ilgili Eğitim Ve Sınav komisyonu oluşturulur. Ardından temel eğitim programı hazırlanıp eğitim verilmeye başlanır. Eğitimi verecek kişilerin ve gün ve saatin belirlenmesi bu aşamada yapılır.
Temel Eğitim programı sonunda sonuç Devlet Personel Başkanlığına ve Aday Memurlara bildirilir. Daha sonra Hazırlayıcı Eğitim Programının hazırlanma ve eğitim süreci başlar. Yine aynı şekilde eğitimi verecek kişiler, gün ve saat belirlenir.
Hazırlayıcı eğitim programının sonunda da yapılan sınav sonucu Devlet Personel Başkanlığına ve Aday Memurlara bildirilir. Son olarak staj değerlendirme formu düzenlenerek aday memurların görev yaptıkları kurumlara formların gönderilmesiyle süreç tamamlanır.
Emsal Yargı Kararları
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesi, E. 2018/2670 K. 2019/344 T. 14.2.2019
Dava; davacının, asaletinin tasdik edilmesi talebiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının 01.12.2014 tarih ve 117457 sayılı işleminin;
01.09.2003 tarihinde Gelir Uzman Yardımcısı olarak İstanbul Defterdarlığı Dış. Tic. Vergi Dairesi Başkanlığında 9.derecenin 3.kademesi ile göreve başladığı,
bu Kurumda 1 yıl 5 ay 27 gün süreyle görev yaptıktan sonra 28.02.2005 tarihinde ilgili kurumun muvafakatıyla Adalet Bakanlığı bünyesinde İdari Yargı Hakim Adayı olarak göreve başladığı,
asaletinin tasdik edilmemesinden dolayı özlük hakları yönünden mağdur olduğu ileri sürülerek iptali istemi ile açılmış bulunmaktadır.
İdare mahkemesince;
davacının 25.02.2005 tarihli itibariyle aday memurluktan asil memurluğa atamasının yapılması(asaletinin tasdiki) talebiyle Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığına yaptığı başvurusunun,
asil memur olarak atanması için öngörülen süreci tamamlamadan adaylık sürecinde Kurumdan ayrıldığı gerekçesiyle reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş olup,
davacı tarafından, kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek idare mahkemesi kararının kaldırılması istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden;
davacının Gelir Uzman Yardımcılığı sınavında başarılı olarak 01/09/2003 tarihinde İstanbul Defterdarlığı Dış Ticaret Vergi Daire Başkanlığında Gelir Uzman Yardımcısı aday memur olarak göreve başladığı,
bilahare 2004 yılında yapılan İdari Hakimlik sınavında başarılı olarak kurumunun muvafakatı ile 25/02/2005 tarihinde bu görevinden ayrıldığı,
Adalet Bakanlığı bünyesinde hakim olarak görevine devam ederken, daha önce aday memurlukta geçen süresinin asaletinin tasdik edilmemesi nedeniyle Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca kıdeminden sayılmadığını öğrenmesi üzerine aday memurluktan asil memurluğa atamasının yapılması için 14/11/2014 tarihinde idari müracaatta bulunduğu,
davalı idarenin 01/12/2014 tarih ve Sayı: 72911396-900-117457 sayılı işlemi ile davacının 1 yıl 5 ay 27 gün süre ile görev yaptığı,
2 yıllık adaylık süresini doldurmadan ayrıldığı gerekçesiyle davacının talebinin reddedilmesi üzerine ret işleminin iptali istemiyle bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Adaylığa kabul edilme” başlıklı 54 üncü maddesinde
“(Değişik: 12/5/1982 – 2670/19 md.) Sınavlarda başarılı olanlardan Devlet memurluğuna girmek isteyenler başarı listesindeki sıraya ve 47 nci maddeye göre ilan edilen kadro sayısı kadar, kurumlarınca memur adayı olarak atanırlar.
Aday olarak atanmış Devlet memurunun adaylık süresi:
Bir yıldan az iki yıldan çok olamaz ve bu süre içinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz.” hükmüne,
Aynı kanunun “Adayların yetiştirilmesi” başlıklı 55 inci maddesinde
“(Değişik: 12/5/1982 – 2670/20 md.)Aday olarak atanan memurların önce bütün memurların ortak vasıfları ile ilgili temel eğitime, bilahara sınıfları ile ilgili hazırlayıcı eğitime ve staja tabi tutulmaları ve Devlet memuru olarak atanabilmeleri için başarılı olmaları şarttır.
Temel eğitim ile hazırlayıcı eğitim aynı kurumda yapılır.
Eğitim süreleri, programları, değerlendirme esasları ve hangi kurumların sorumluluğunda yapılacağı ve diğer hususlar Cumhurbaşkanınca hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve 25.12.1994 tarih ve 22152 sayılı resmi gazetede yayımlanan Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü Gelir Uzmanlığı Görev, Çalışma ve Atama Yönetmeliğinin “Yetiştirilme Şekli ve Esasları” başlıklı 25inci maddesinde”
Gelir uzman yardımcılığına atananlar Genel Müdürlükçe temel mesleki eğitim kursuna tabi tutulurlar. Bu kurslarda öğreticiler
- maliye müfettişleri
- hesap uzmanları
- gelirler kontrolörleri
- daire başkanı
ve daha üst seviyedeki idareciler ile şube müdürlerinden oluşur.
Temel mesleki eğitim kursunda adaylar Türk vergi kanunlarının esasları ağırlıklı olmak üzere Genel Müdürlükçe belirlenen konularda eğitime tabi tutulurlar.
Temel mesleki eğitim kursunda adayların başarılı olabilmeleri için görmüş oldukları her ders sonucu yapılacak sınavlarda her dersten 100 tam puan üzerinden en az 60 puan almaları zorunludur.
Adaylar temel mesleki eğitim kursunun sonunda ihtiyaç bulunan il defterdarlıkları gelir birimlerinde en az bir yıl süre ile stajyer olarak çalıştırılırlar.
Staj çalışmaları sonunda yanlarında staj yaptıkları birim amirleri, adayın çalışmaları ve genel davranışları hakkındaki görüşlerine yer verdikleri “Staj Değerlendirme Belgesini” düzenleyerek Genel Müdürlüğe gönderirler.
Staj çalışmaları sonunda başarılı görülen adayların asaleti Genel Müdürlüğün teklifi, Bakanlık Makamı’nın onayı ile tasdik edilir. ” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davalı idarece,
davacının iki yıllık aday memurluk süresini tamamlamadan görevinden ayrılarak Gelir İdaresi Başkanlığındaki görevinden ayrıldığı,
bu nedenle asaletinin tasdik edilmemesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmekte ise de;
Uyuşmazlık konusu olayda;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ilgili maddelerinde aday Devlet memurun adaylık süresinin bir yıldan az iki yıldan çok olamayacağı kuralına yer verilmek suretiyle,
adaylığın asgari 1 yıllık sürenin bitiminde kaldırılması konusunda idareye takdir yetkisi tanınmış ve 2 yıllık azami süre ise,
ilgililerin menfaatinin korunması açısından aday memur sıfatıyla uzun süre çalıştırılmasını engellemek amacıyla getirilmiştir.
Davacının 1 yıl 5 ay 27 gün süre ile aday memur olarak görev yaptığı,
Gelir uzmanı Yardımcılığı yetiştirilmesine ilişkin olarak Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü Gelir Uzmanlığı Görev, Çalışma ve Atama Yönetmeliğinde aday memur olan uzman yardımcılarının aday memurluk süresi ile ilgili olarak özel bir sürenin de öngörülmediği görülmektedir.
Davacının 657 saylı Kanunun 54 üncü maddesinde aday memurluktan asil memurluğa atanabilmesi için öngörülen asgari 1 yıllık süreyi doldurduğu,
1 yıllık staj süresi öncesi mesleki eğitim için yönetmelikte belirli bir süre öngörülmediği,
davacının aday memurluk süresi içindeki eğitimlerde ve staj süresinde başarısız olduğu yönünde davalı idare tarafından bir iddia ileri sürülmediği gibi,
mesleki eğitim ve il defterdarlıkları gelir birimlerinde yaptırılacak staj için 1 yıl 5 ay 27 günlük aday memurluk süresinin neden yeterli görülmediği konusunda herhangi bir sebep de gösterilmemiştir.
Tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde,
davacının aday memurluk statüsüne son verilerek asaletinin tasdik edilmemesine ilişkin işleme yönelik olarak davalı idarece takdir yetkisinin objektif kullanılmadığı,
bu nedenle dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle;
- istinaf başvurusunun kabulü ile istinafa konu idare mahkemesi kararının kaldırılmasına;
- dava konusu işlemin iptaline aşağıda dökümü gösterilen yargılama giderlerinden,
- Mahkeme safhasında davacı tarafından yapılan 127,00 TL yargılama gideri ile,
- 126,70 TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
- posta gideri avanslarından artan miktarın taraflara iadesine,
14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.