

Samsun Boşanma Avukatı


Sigara, Tütün Mamulleri ve Alkol Kaçakçılığı ve Cezası
Makale Başlıkları
Alacağın Temliki (Devri) Nedir?
Alacağın temliki (devri), bir alacağın, alacaklı tarafından başka bir kişiye devredilerek, yeni alacaklının alacağı tahsil etme hakkına sahip olması işlemidir. Temlik, borçlunun rızası olmadan gerçekleştirilebilen ve alacaklıların alacaklarını güvence altına almayı amaçlayan bir hukuki işlemdir.
Temlik işlemi gerçekleştirildiğinde, yeni alacaklı (temlik alan) eski alacaklının (temlik eden) yerini alır ve borçlu ile olan ilişkisi aynı şekilde devam eder. Temlik, Türk Borçlar Kanunu ve Türk Medeni Kanunu gibi mevzuatlarda düzenlenmiştir ve yazılı şekilde yapılması zorunludur.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 308.maddesine göre kişiler kanun, sözleşme veya işin niteliği engel oluşturmuyorsa alacaklarını borçlunun rızası aranmaksızın devredebilir. Borcun devredilmesinde alacaklının rızası aranırken alacağın devredilmesinde borçlunun rızası aranmaz.
Borcun devredilmesinde alacaklının rızasının aranmasının amacı kişinin alacağının korunmasıdır. Zira alacaklı borcu devralanın ekonomik durumunu bilmediği takdirde zarara uğrama olasılığı yüksektir. Alacağın devredilmesi durumunda borçlu borcunu alacağı devralan kişiye ifa etmek zorundadır.
Alacağın Temlikinin Şartları Nelerdir?
Alacağın devredilebilmesi için öncelikli olarak ortada bir borç bulunmalı ve kişinin bu konuda tasarruf yetkisinin bulunması gerekir. Alacağın devri işlemi yazılı olarak yapılmadığı takdirde geçerli olamaz. Ancak yazılı şeklin usulüne ilişkin kanunda bir sınırlandırma yapılmamıştır. O halde herhangi bir surette yazılı olarak yapılan alacağın devri sözleşmeleri geçerlidir. Buna karşın alacağın devri sözü verme herhangi bir geçerlilik şekline bağlı değildir.
Alacağın devri bir yasadan veya mahkeme kararından kaynaklanmışsa bu durum eski alacaklının rızasına bakılmaksızın üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir.
Alacağın bir edim karşılığında devredilmesi durumunda alacağı devreden kişi, borcun var olduğunu ve borçlunun borcunu ödeme gücünün olduğunu taahhüt etmiş sayılır. Ancak alacak bir edim karşılığında olmadan veya kanun veya mahkeme kararıyla devredilmiş ise alacağını devreden kişi borçlunun ödeme gücünün var olduğunu garanti etmiş sayılmaz.
Alacağın Temlikinde (Devrinde) Tarafların Hakları Ne Olur?
Alacağın devredilmesinde bütün hak ve borçlar devralana geçer. Bundan anlaşılacak husus ise şudur. Borçlu asıl alacaklıya karşı kullanabileceği def’ileri alacağı devralan kişiye karşı da ileri sürebilir. Alacağı devralan kişi de eski alacaklının borçluya karşı ileri sürebileceği hakların tamamını borçluya karşı ileri sürebilir. Buna örnek olarak devralan alacaklının alacağa ilişkin işlemiş olan faizi isteyebilmesi, kefile başvurma hakkını kullanabilmesi gösterilebilir.
Nitekim yüksek mahkeme Yargıtay 6.Hukuk Dairesi 19.10.2021 T., 2021/1018 E., 2021/956 K. Sayılı kararında bu hususu “alacağın temliki; alacaklı (yüklenici) ile ondan temlik alan üçüncü kişi (davacı) arasında borçlunun (arsa sahiplerinin) rızasını gerektirmeden yapılabilen ve sadece kazandırıcı bir tasarruf işlemi niteliği taşıyan şekle bağlı bir akittir. Kuşkusuz, yüklenicinin yaptığı temlik işleminin hüküm ve sonuç doğurması temlik işleminin konusu olan alacağın gerçek bir alacak olmasına bağlıdır. Alacağın temlik edildiği üçünü kişi bu şekilde bir temlik varsa temlik işleminden yararlanarak bu hakkını arsa sahibine karşı da ileri sürebilir hale gelir.” İfadeleriyle izah etmiştir.
Alacak Dava Sürecinde Devredilebilir Mi?
Belirtmek gerekir ki alacaklar dava sürecinde de temlik edilebilir. Bu durumda davanın tarafları arasında değişiklik meydana gelmektedir. 6100 sayılı HMK’nın 125/2 maddesi uyarınca dava konusu alacağın dava açıldıktan sonra devredilmesi durumunda alacağı devralan davacının yerine geçerek davayı devam ettirir. Ayrıca dava sürecinde alacağın devredilebilmesi için bir zaman sınırlaması öngörülmemiştir.
Diğer bir deyişle alacağın dava sürecinde devredilmesi için zamanaşımı yoktur. Karar verilene kadar her aşamada alacak devredilebilir. Nitekim Yargıtay bir kararında “…dava konusu traktörün bu tarih itibariyle dava dışı 3. şahsa satışının yapıldığı anlaşılmaktadır. Söz konusu devir işlemi henüz dava devam ederken, hüküm verilmeden önce gerçekleşmiştir.
HMK 125. maddede dava konusunun devri düzenlenmiş olup, birinci fıkrasında; davanın açılmasından sonra dava konusu davalı tarafından devredilecek olursa davacının yetkileri düzenlenmiştir. Açıklanan yasal düzenleme mahkemece değerlendirilip, buna göre yargılamaya devam edilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken…” gerekçesiyle verilen kararı bozmuştur.
Alacağın Devredilmesi Durumunda Borçlunun Durumu Nedir?
Borçlunun borcunu ilgili kişiye ifa etmesi için alacağın devredildiğinin borçluya bildirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde borçlu alacak bir kez devredilmişse asıl alacaklıya, birden fazla kez devredilmişse önceki devralanlardan birine borcunu iyi niyetle ifa ederek borcundan kurtulabilir.
Alacağın kime ait olduğunun belli olmadığı durumlarda borçlu borcunu ifa etmekten kaçınabilir. Borçlu bu durumda hakimin belirlediği bir yere borcunu tevdi ederek borcundan kurtulur. Ancak borçlu alacağın kime ait olduğunu bilmediği, çekişmeli bir borcu için ifada bulunursa sonucundan sorumlu olur.
Doğmamış Bir Alacak Devredilebilir Mi?
Doğmamış bir alacağın devredilebilmesi konusunda doktrinde farklı görüşler bulunmaktadır. Bu görüşlerden birine göre alacağın devredilebilmesi için devir zamanında alacağı belli ve tayin edilmiş olması gerekmektedir. Bir başka görüşe göre ise alacağın ileriki bir zamanda belirlenebilir olması alacağın temliki için yeterlidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun alacağın temliki başlıklı kısmında da alacağın devredilebilmesi için muaccel olması şartı öngörülmemiştir.
Nitekim Yüksek Mahkeme Yargıtay 4.Hukuk Dairesi 1976/2040E ve 1976/10645K. Sayılı kararında durumu şu şekilde ifade etmiştir: “… Borçlar Yasasında yer alan genel kurallara göre doğmuş veya doğmamış bir hak ve alacağın temliki geçerlidir. Ancak özel kanunlarda taraflar arasında yapılan sözleşmelerde doğmuş veya doğacak bir hak veya alacağın temlik edilemeyeceği buyrulabilir veya koşullanabilir…”
Diğer Makalelerimiz