- +90 312 911 1168
- info@mdmhukuk.com
- Kızılırmak Mah. 1443. Cad. Ankara 1071 Plaza A Blok No:25/58 06510 Çankaya/ANKARA
Makale Başlıkları
Devremülk Sözleşmesinin Feshi Senetlerin İptali
“Yerine getirilmeyen Devre Mülk Sözleşmesinde fesih ile ödenen bedelin iadesi için icra takibine girişilmesi itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi yerindedir.” Devremülk Sözleşmesinin Feshi Senetlerin İptali
“Sözleşmede tedarikçi olarak adı geçen davalı … Otel İşl.Tur.İnş.Tic.A.Ş.’nin diğer davalı şirket ile arasında organik bağ bulunduğu kabul edilerek her iki davalının da ödenen meblağdan müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekir.”
“Devre mülk sözleşmesinin ve bu sözleşmeye dayanan tapunun iptali ve ödenen bedelin iptali istemine ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.”
“Davacının huzurdaki davadaki talebi sadece verdiği bedellerin geri alınmasına ilişin olup, tapu iptal ve tescil gibi taşınmazın aynına ilişkin bir talebi bulunmamaktadır. ………….…huzurdaki davanın taşınmazın aynına ilişkin dava gibi görülmesi mümkün değildir. 6100 Sayılı HMK’nın 6. Mad. göre genel yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Ayrıca, 4077 sayılı kanunun 23/3. madde ve fıkrasına göre de, tüketici davalarının tüketicinin ikametgâhında da açılabileceği belirtilmiştir ki, bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Bu nedenle dava, davacının tercihine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir.” Devremülk Sözleşmesinin Feshi Senetlerin İptali
“Taraflar arasında devre mülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu (tapuya irtifak şeklinde tescil edilmesi) ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi yönde karar verilmesi hukaka uyarlı değildir.”
“Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının, MK’nun 706 , BK’nun 213, Tapu K.’nun 26 ve Noterlik K.’nun 60 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Bu nedenle taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak davacının fesih ve ödediği meblağın iadesini her zaman talep hakkına sahiptir. Bu nedenle davacının ödediği meblağın iadesine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.”
“Devre mülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri hususu değerlendirilmemiştir. O halde, mahkemece, geçersiz sözleşme nedeniyle tarafların aldıklarını geri verme ile yükümlük oldukları gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.”
“Her ne kadar taşınmaz devrini içeren sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılması geçersiz ise de, taşınmazın tapusunun verilmesi ile geçersiz olan sözleşme geçerlilik kazanacaktır. Bu durumda mahkemece davalı tarafından tapunun davacıya devredildiği anlaşıldığından yapı kullanma izin belgesi ile kullanıma ilişkin iskan ruhsatının olup olmadığı, inşaatın tamamlanıp tamamlanmadığı ve devre mülk satış sözleşmesinin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı araştırılarak taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karara verilmesi gerekir.” Devremülk Sözleşmesinin Feshi Senetlerin İptali
“Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında, sözleşmenin nispiliği ilkesi gereğince Belediyenin sorumluluğuna gidilemeyeceği, aksi yöndeki bir kabulün arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri uygulamasına aykırı düşeceği, Belediyenin kendisine düşecek dairelerin satışı için reklamlarda yer aldığı, garantörlüğünün bulunmadığı, bu nedenle Özel Daire bozma kararının yerinde olduğu ve direnme kararının bozulması gerektiği yönündeki görüş açıklanan nedenlerle Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir. Sonuç itibariyle yerel mahkemenin satış sözleşmesinin davalı Şirket tarafından ifa edilememesi nedeniyle diğer davalı Belediyenin güven sorumluluğu gereğince davada sıfatının bulunduğu yönündeki direnme gerekçesi usul ve yasaya uygun olup yerindedir.”
“Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. …nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken …maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.”
“Senetlerin iptal edildiğine ilişkin mahkeme ilamını sunmasına rağmen iptal edilen senetlerin anlaşılamadığı gerekçesiyle işlem yapılamadığını beyan ederek iptal edilen ve borçlu olmadığı tespit edilen senetlerin açıklanmasını istemiştir. Davacının söz konusu dilekçesi HMK 305/1. maddesinde “Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir.” şeklinde düzenlenmiş olan tavzih talebi niteliğindedir.” Devremülk Sözleşmesinin Feshi Senetlerin İptali
“Devre tatil sözleşmeleri çoğunlukla yalnızca belli bir odanın ya da taşınmazın belli dönemlerde kullanılmasından ibaret değildir; tüketiciler aynı zamanda tesisten ve tesiste verilen hizmetlerden de istifade ederler. 4077 sayılı Kanun’a tabi uyuşmazlıklar yönünden devre tatil sözleşmelerinde tüketicinin cayma süresinin başladığının kabul edilebilmesi için tüketicinin sözleşmede kendisine tahsis edilen oda veya bölümü fiilen görmesi ve bu surette gerçek anlamda teslimin sağlandığının bu iddiayı ileri süren tarafından ispatlanması gerekir.”
“Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacı devre mülk hakkını kullanmadığını belirtmekte olup, bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanması mümkündür.” Devremülk Sözleşmesinin Feshi Senetlerin İptali
MDM Hukuk ve Danışmanlık Alanında Uzman Avukat ve Danışmanlardan Oluşan Büyük Bir Kadroya Sahiptir.
Bu web sitesi ve içindeki bilgiler, Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarına göre ve özellikle reklam yasağına uygun olarak tasarlanmıştır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinin tüm bilgi ve materyaller sadece bilgilendirme olup bunların tamamına veya bir kısmına dayanılarak yapılan işlemlere, eylemlere ve bunların sonuçlarına ilişkin hiçbir sorumluluk kabul edilmez. Söz konu bilgilerin aktarılması ile kullanıcılar ve web tarayıcıları ile MDM HUKUK & DANIŞMANLIK arasında bir avukat-müvekkil ilişkisi yaratılması amaçlanmamıştır ve bilgilerin bu kişilerce alınması hiçbir şekilde bu yönde bir ilişki oluşturmayacaktır. Müvekkiller veya okuyucular hiçbir şekilde mevcut duruma ve özelliklerine ilişkin olarak uygun hukuki veya başka herhangi bir profesyonel görüş almadan, MDMHUKUK & DANIŞMANLIK web sitesinde yer alan herhangi bir hususa dayanarak bir eylemde bulunmamalıdır. MDM HUKUK & DANIŞMANLIK, bu web sitesi aracılığıyla ulaşılan üçüncü kişilere ait içeriklerden hiçbir şekilde sorumlu değildir.
MDM Hukuk ve Danışmanlık Tüm Hakları Saklıdır.