

Uyuşturucu Madde Nedir? Çeşitleri Nelerdir? Cezai Sonuçları Nelerdir?


İkinci El Araç Satışlarında Satıcının Ayıp Nedeniyle Sorumluluğu
Makale Başlıkları
Kızlık Soyadını Kullanma İçin Haklı Gerekçeye Gerek Yoktur
Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşının hak ve aynı zamanda yükümlülüğü olan soyadı taşıması kanunlar tarafından koruma altına alınmıştır. Doğum ile aileden gelen soyadı, erkek bireyin evlat edinme ya da mahkeme tarafından haklı nedene dayanarak değiştirilmesi dışında doğum anından itibaren kullanılır. Ancak kadının soyadı konusunda farklı düzenleme mevcuttur.
Kadının evlenmesi ile erkeğin soyadını alacağı Türk Medeni Kanunu madde 187’ye göre; kadın evlenmekle kocasının soyadını alır. Eğer kendi soyadını kullanmak istiyorsa evlendirme memuruna ya da daha sonra nüfus idaresine yazılı başvuru yaparak kocasının soyadının önünde önceki soyadını da kullanabilir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarına göre, kişinin soyadı özel hayat kapsamında değerlendirilir ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca evli kadınların aile birliği adına kocalarının soyadını taşımak zorunda bırakılmalarının önüne, kendi kızlık soyadlarını ekleyebilseler de, nesnel ve makul bir nedeni olmadığını kabul edilmiştir.
Bu durum, Anayasa’nın 17. maddesi kapsamında ve AIHS ve diğer uluslararası insan hakları antlaşmaları ile çatışan 4721 sayılı kanunun 187. maddesi ile uyumlu değildir.
Kanun lafzından anlaşıldığı gibi kadının önceki soyadını kullanması için bir koşul öngörülmemiştir. Bu sebeple kadının kızlık soyadını kullanması için haklı gerekçeye ihtiyacı yoktur. Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay İçtihatları çerçevesinde bu makalemizde kadının kızlık soyadını kullanması için haklı gerekçeye gerek olmadığını detaylı olarak inceleyeceğiz.
Evlilikte Kızlık Soyadı Kullanma
Evlilikte kızlık soyadı kullanma konusu, evlilik sonrasında kadının hangi soyadını kullanacağıyla ilgili bir tercih meselesidir. Geleneksel olarak, kadın evlilikle birlikte eşinin soyadını alırken, bazı durumlarda kadın kızlık soyadını kullanmayı tercih edebilir. Bu durum, çiftin bireysel tercihine ve kültürel, sosyal ve yasal faktörlere bağlı olarak değişebilir.
Yasal olarak, birçok ülkede evlilik sonrasında kadın, eşinin soyadını almak zorunda değildir. Bazı ülkelerde, kadınlar evlilik sonrasında kendi kızlık soyadlarını koruyabilir ve resmi belgelerde bu soyadını kullanabilir. Bunun yanı sıra, bazı ülkelerde çiftler, evlilik sonrasında her iki soyadını da kullanma veya çift soyadı oluşturma seçeneğine sahip olabilirler.
Evlilikte kızlık soyadı kullanma tercihi, çiftlerin arasında anlaşmaya dayanır. Yasalar ve resmi prosedürler ülkelere ve bölgelere göre farklılık gösterebilir. Bu nedenle, evlilik öncesi ve sonrasında soyadı tercihleri konusunda çiftlerin yasal gereklilikleri araştırmaları ve gerekli prosedürleri takip etmeleri önemlidir.
Türk Medeni Kanunu Madde 187’ye Göre Kızlık Soyadı
Türk Medeni Kanunu madde 187’ye göre; kadın evlenmekle kocasının soyadını alır. Eğer kendi soyadını kullanmak istiyorsa evlendirme memuruna ya da daha sonra nüfus idaresine yazılı başvuru yaparak kocasının soyadının önünde önceki soyadını da kullanabilir. Kanun metninden anladığımız üzere kadının tek başına kızlık soyadını kullanması yasal olarak mümkün değildir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı
Türk Medeni Kanunu madde 187’ye göre kadın kızlık soyadını ancak kocasının soyadının önünde kullanabilir. Yasal olarak yalnızca kızlık soyadının kullanılması mümkün değildir. Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarını esas alarak kişinin soyadını “özel hayat” kapsamında değerlendirmiştir ve evli kadının kocasının soyadını kullanma zorunluluğunu kadının özel hayatına müdahale olarak değerlendirmiştir.
Cinsiyet ayrımı yapmadan eşit bir şekilde uygulanması gerektiğini ifade etmiştir. Yargıtay Genel Kurulu’nun benimsediği karar neticesinde kadının kızlık soyadını kullanması için haklı gerekçeye ihtiyaç olmadığını kabul etmiştir. (30.09.2015) Yargıtay Hukuk Genel Kurulu evlendikten sonra kadının kocasının soyadını almasını eşitlik ilkesine ve Anayasa’ya aykırı bulmuştur.
Evlendikten sonra sadece kendi soyadını kullanmak isteyen kadının Aile Mahkemesinde dava açarak kızlık soyadını “hiçbir gerekçe göstermeden” kullanabilmesini mümkün kılmıştır.
Bu içtihatları göz önünde bulundurduğumuzda, bir kadın evlendiğinde sadece kendi soyadını kullanmak istemek için haklı bir gerekçenin bulunmasına ihtiyaç yoktur. Ayrıca, bir kadın evlendirme memuruna ya da daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Bu, bireylerin seçtikleri isme göre saygınlık ve itibarın sağlanması için önemli bir haktır ve herhangi bir duruma dayalı bir sınırlama içermez.
Anayasa Mahkemesine Göre Kadının Kızlık Soyadı Kullanması
Kadının kızlık soyadını kullanmak istemesi kadının özel hayatını ilgilendirir. Kadının soyadı taşıması yükümlülük olduğu kadar temel hakkıdır. Anayasa madde 90’da temel hak ve özgürlükler düzenlenmiştir. 5170 sayılı kanun ile temel hak ve özgürlüklere ilave olarak milletlerarası hükümlerin de esas alınacağı kabul edilmiştir.
Buna göre; temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalar kanun hükümleri ile farklılık içermesi durumunda milletlerarası antlaşmalar esas alınır.
Türk Medeni Kanunu madde 187 kadının kocasının soyadının önünde kızlık soyadını kullanabileceğini yalnızca kendi soyadını kullanamayacağını düzenlemiştir. Kadının özel hayatına müdahale içeren bu kanun maddesi ile Milletlerarası antlaşmaların aynı konuda hükmüne bakacak olursak bu konuda milletlerarası antlaşma olmadığını görürüz.
Bu nedenle Anayasa Mahkemesi kararını esas almaktayız. Anayasa Mahkemesi kadının yalnız kızlık soyadını kullanmasını kabul etmeyen madde 187’yi Anayasa aykırı olarak görmemektedir. Bu hükmün iptali için yapılan 2011 tarihli E.2009/85, K.2011/49 sayılı kararı ile reddetmiştir. Anayasa Mahkemesinin kadının kızlık soyadını kullanmasına bakış açısı bu şekildedir.
Hemen ifade edilmelidir ki, farklı muameleyi haklı çıkartacak ikna edici gerekçeler gösterilmediği müddetçe 14. madde erkek ve kadına eşit şekilde uygulanmasını zorunlu kılar.
Bu durum, usulüne uygun olarak yürürlüğe konulan temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası antlaşmalarda yer alan düzenlemeler kanun hükmündedir. Dolayısıyla, bir kadın, sadece kızlık soyadını kullanmak ya da soyadını da kullanmak isteme hakkına sahiptir. 8. maddeyle beraber düşünüldüğünde, kadınların sadece kendi kızlık soyadını kullanmasını zorunlu kılan uygulamaların 14. maddeye aykırı olduğu açıktır. Bu nedenle, bir kadın, aile mahkemesine başvurarak bu hakkını talep edebilir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararına Göre Kadının Kızlık Soyadını Kullanması
Kadının kızlık soyadını kullanmak istemesi “ayrımcılık” kavramı ile bağlantılı olduğu için öncelikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi madde 14’ü inceleyelim. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi “Ayrımcılık” kenar başlıklı 14. Maddesine göre;
temel hak ve özgürlüklerden yararlanma cinsiyet, …. Herhangi başka bir duruma dayalı ayrımcılık gözetmeden sağlanmalıdır.
Bu maddeye aykırılık olmaması için farklı muamelenin nesnel ve makul olmaması gerekir. Eğer makul ise 14. Maddeye aykırılık teşkil etmemektedir.
Kadının kızlık soyadı kullanamaması erkek ile arasındaki farklı muameleyi gösterir. Bu nedenle AİHM birçok kararında ayrımcılık ve kadının özel hayatına müdahale olarak kabul eder ve Türk Medeni Kanunu’nun 187. Maddesini AİHS 14. Maddeye aykırı olarak kabul eder.
Evlenirken Kızlık Soyadını Kullanma Hakkı
Bir kadın evlendiğinde, kocasının soyadını kullanması yaygın bir uygulamadır. Ancak, Türkiye’de evlenen kadınların, evlilik sonrasında da kızlık soyadlarını kullanma hakkı vardır.
Kanunlara Göre Evlenirken Kızlık Soyadını Kullanma Hakkı
Türk Medeni Kanunu’na göre, evlilik sırasında kadınlar, evlilik sonrasında kocasının soyadını kullanma hakkına sahiptirler. Ancak, evlenen kadınlar, kızlık soyadlarını da kullanma hakkına sahiptirler. Bu nedenle, evlenirken kızlık soyadını kullanma hakkı kanunen garanti altına alınmıştır.
Uygulamada Evlenirken Kızlık Soyadını Kullanma Hakkı
Bir kadın evlenirken, kızlık soyadını kullanma hakkı, kanunlar tarafından garanti edilmesine rağmen, uygulamada bazı zorluklarla karşılaşabilir. Özellikle, resmi kurumlar, evlenen kadınların kocasının soyadını kullanmasını öncelikli olarak tercih edebilirler.
Ancak, evlenen kadınların kızlık soyadlarını kullanma hakkı, evlilik sonrasında ayrı bir kimlik olarak kabul edilmelidir. Bu nedenle, kadınlar evlenirken kızlık soyadlarını kullanma hakkını kullanabilirler ve resmi belgelerde, iş yerlerinde ve diğer durumlarda bu haklarını koruyabilirler.
Özetle, Türk Medeni Kanunu’na göre, evlenirken kızlık soyadını kullanma hakkı garanti altına alınmıştır. Bu nedenle, evlenen kadınlar, evlilik sonrasında da kızlık soyadlarını kullanma hakkına sahiptirler. Ancak, uygulamada bazı zorluklarla karşılaşabilirler. Evlenen kadınlar, kızlık soyadlarını kullanma haklarını koruyabilir ve resmi belgelerde, iş yerlerinde ve diğer durumlarda bu haklarını kullanabilirler.
Evlilikte Kızlık Soyadı Kullanma: İhtimaller ve Hukuki Durum
Evlilik, birçok değişikliği beraberinde getirir ve bunlardan biri de soyadı değişikliğidir. Ancak birçok kişi, evlilik sonrasında kızlık soyadını kullanmayı tercih eder. Peki, evlilikte kızlık soyadı kullanmak mümkün müdür? İşte bu sorunun yanıtı.
Evlilik Sonrası Kızlık Soyadının Kullanılması
Birçok ülkede, kadınların evlilik sonrasında eşlerinin soyadını alması gelenekseldir. Ancak, bazı ülkelerde yasalar, kadınların evlilik sonrasında kendi kızlık soyadlarını kullanmalarına izin verir.
Türkiye’de 2001 yılında yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu’na göre, evlenen kadın isterse kendi kızlık soyadını eşinin soyadının önünde kullanabilir. Ancak, tamamen kızlık soyadını kullanma hakkı yasa ile sınırlıdır.
Kızlık Soyadının Kullanılması İçin Yapılması Gerekenler
Eğer evlenen bir kadın kendi kızlık soyadını kullanmak istiyorsa, bu durumu evlilik sırasında belirtmelidir. Bu, evlilik belgesinde yer alır ve böylece kadın, evlilik sonrasında kendi kızlık soyadını kullanma hakkını kazanır.
Evlilikte kızlık soyadı kullanma seçeneği, birçok kadına hem kişisel kimliklerini koruma hem de evlilikle gelen değişikliklere uyum sağlama fırsatı sunar. Ancak, bu konuda nihai karar, evlenen çiftlere ve yaşadıkları ülkenin yasalarına bağlıdır.
Sonuç
Medeni Kanun madde 187 her ne kadar kadının kızlık soyadını tek başına kullanamayacağını belirtse de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kadının kızlık soyadını tek başına da kullanabileceğini ve kızlık soyadını kullanmak için geçerli bir gerekçeye gerek olmadığını kabul etmişlerdir. Kadın, kızlık soyadını kullanmak istediği zaman haklı bir gerekçeye gerek olmadan Aile Mahkemesinde dava açarak kullanabilir.
Faydalı linkler: