

Askeri Ceza Kanunda Yapılan Değişiklikler


Uluslararası Kolluk Teşkilatları
Makale Başlıkları
Lisansı İptal Edilen Petrol İstasyonu
Genel Bilgi
Petrol İstasyonu lisansı sona erme, iptali durumları Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinde ve Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler İle Ön Araştırma Ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te düzenlenir.
EPDK işin ehemmiyeti sebebiyle hem lisansları zor şartlarda vermekte hem de sonrasında sıkı bir denetime tabi tutmaktadır. Bu bağlamda kurum uyarı, para cezaları ve lisans iptalleri yapabilir. Lisans 49 yıla kadar verilebilir ve bu süre boyunca lisans ile kazanılan hak ve üstlenilen sorumluluklar geçerlidir.
Lisans Sürelerinin Uzatılması
Lisans süreleri lisans sahibinin talebi üzerine süre bitiminden başlamak üzere mevzuatlarda belirtilen azami süreler dikkate alınmak suretiyle uzatılabilir. Lisans süresinin uzatılabilmesi için, lisans süresi bitmeden en erken 6 ay önce veya en geç lisans süresinin bitmesinin ardından 2 ay içinde kuruma yazılı ya da elektronik olarak başvurmak gerekir. Kuruma başvurunun ardından 10 gün içerisinde yapılan başvurunun ilgili mevzuata uygun olup olmadığı değerlendirmesi yapılır. Değerlendirme sonucunda eksiklikler görülmesi halinde bunların tamamlanması için 10 günlük süre verilir ve eksiklerin tamamlanmadığı takdirde başvurunun yapılmamış sayılacağı ve başvurucuya iade edileceği bilgilendirmesi yapılır.
Süre uzatımı talebi hakkında yapılan inceleme 60 gün içerisinde tamamlanır ve süre sonunda Kurul Kararı ile sonuca erdirilir. Kurul gerekli görmesi halinde bu yetkisini Petrol Piyasası Daire Başkanlığına devredebilir.
İşyeri açma ve çalışma belgeleri hariç olmak üzere belgelerin başvuru sürecinde geçerliliğini yitirmesi durumunda başvurucundan belgeleri yenilemesi talep edilir. Verilen süre içerisinde belgelerin yenilenmemesi halinde başvuru iptal edilir. İşyeri açma ve çalışma ruhsatının geçerliliğini yitirmesi halinde ise başvurucuya süre verilmeksizin başvurusu iptal edilir. Petrol İstasyonu lisansı
Lisansın İptal Edilmesi
Lisansı sona erdirme işlemleri Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından yapılır. Ancak kurul gerekli görmesi halinde yetkilerini Enerji Piyasası Düzenleme Başkanlığına veya Petrol Piyasası Dairesi Başkanlığına devredebilir. Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinde lisansın iptal edilme sebepleri olarak; Petrol İstasyonu lisansı
a)Lisans sahibinin iflasının kesinleşmesi,
b) Birleşme ve devralmalar da dahil olmak üzere lisans sahibinin tüzel kişiliğinin sona ermesi,
c) Lisans sahibinin ölümü,
ç) Rafinerici, iletim ve depolama lisansları hariç olmak üzere lisans sahibinin talebi,
d) Bayilik lisanslarında, bayilik sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesinden veya lisansa kayıtlı dağıtım şirketine ait dağıtıcı lisansının iptali veya sona ermesinden itibaren otuz gün içerisinde dağıtıcı tadili başvurusu yapılmaması veya Kuruma yeni bayilik sözleşmesi ibraz edilmemesi,
e) Lisans başvurusu kapsamında aranan işyeri açma ve çalışma ruhsatı hariç lisans alma koşullarından herhangi birinin kaybedildiğinin tespit edilmesi üzerine, durumun lisans sahibine bildirilerek tebligatı izleyen on beş gün içerisinde koşulun tekrar sağlandığına ilişkin geçerli belgenin Kuruma ibrazının istenmesine rağmen, bu sürenin sonuna kadar geçerli belgenin Kuruma ibraz edilmemesi,
f) Lisans verme aşamasında lisansa kayıt edilmiş belirli bir süre içerisinde yerine getirme yükümlülüğünün süresi içerisinde yerine getirilmemesi,
g) Bayilik faaliyeti kapsamında haklı ve mücbir sebepler hariç altı aydan uzun süreli pompadan satış yapılmaması,
ğ) Lisans başvurusu kapsamında aranan işyeri açma ve çalışma ruhsatının geçerliliğini sonradan yitirdiğinin anlaşılması,
h) Dağıtıcı lisansı sahiplerinin bu Yönetmeliğin 34/A maddesi ile belirlenen bayilik teşkilatını süresi içinde oluşturamaması veya koruyamaması
ı) Dağıtıcı lisans sahiplerinin mevzuatta öngörülen asgari beyaz ürün (benzin, motorin) satışı gerçekleştirememesi sayılmıştır. Ayrıca lisanslar süre uzatma talebinde bulunulmaması halinde tebligata gerek duyulmadan kendiliğinden sona erer.
Asgari satış tutarından %10 veya daha az oranla daha az tutarda satış yapılması durumunda lisans iptal edilmez fakat takibe alınır. Bir sonraki takvim yılı süresince de asgari satış tutarını geçemeyen dağıtıcının lisansı iptal edilir. Bu takvim yılı içerisinde asgari satış tutarını geçen dağıtıcıyı izleme bırakılır.
Petrol piyasasında faal bulunan gerçek ve tüzel kişilere ait tesislerde; mevzuat hükümlerine uygunluk, satılan akaryakıtın kalite analizi, hata, hile, suiistimal gibi durumların tespiti için denetim yapılmaktadır. İstasyonların, lisans sahiplerinin bu denetimlere yardımcı olma yükümlülüğü mevcuttur. Lisans iptalleriyle ilgili yapılacak soruşturma E.P.D. Kurulunca yürütülür ve karara bağlanır. Kaçakçılıkla ilgili olarak mahkemeden kesinleşmiş mahkumiyet kararı gelirse eğer, lisansın iptaline, lisans işlemlerini yürüten ilgili daire başkanlığınca karar verir. Petrol İstasyonu lisansı
Lisans İptaline ve İdari Para Cezasına Karşı Ne Yapılabilir?
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 11.maddesi uyarınca ilgililer idari dava açmadan önce ancak 60 günlük dava açma süresi içinde idari işlemi yapan makamın üst makamına, üst makamı yoksa işlemi yapan makama işlemin kaldırılması için itiraz edebilir. Bu başvuru ihtiyari olması sebebiyle başvuru yapılmadan direkt olarak dava yoluna da gidilebilir. 60 gün içinde idare tarafından cevap verilmediği takdirde itiraz zımnen reddedilmiş sayılır. Bu süre boyunca dava açma süresi işlemez. EPDK’nın lisans iptali işlemi bir idari işlem olması sebebiyle ilk olarak EPDK’ya itiraz edilebilir. İtirazda istenilen sonuç alınamadığı takdirde yetkili idare mahkemelerinde iptal davası açılabilir. İdari para cezası ya da lisans iptali gibi durumlarda önce kuruma idari başvuruda bulunulabilir.
Yetkili mahkeme ise davalının yerleşim yeri olan Ankara’dır. EPDK bağımsız, idari ve mali özerkliğe sahip idari bir otoritedir. Danıştay Kanunu’na göre bu bağımsız idari otoritelere karşı yürütülecek işlerde Danıştay’da dava açılırdı fakat kanun değişikliği ile dava artık İdare Mahkemesinde açılmaktadır. Danıştay kesilen idari para cezasına itiraz için açılan bir davadan sonra EPDK kararlarınca uygulanan yaptırımlarda ilk derece mahkemesi olarak, İdare Mahkemesine dava açılması gerektiğini söylemiştir. Aynı zamanda belirtmek gerekir ki EPDK kararına karşı yapılan başvurular acele işlerden sayılıp, öncelikle çözümlenir. Petrol İstasyonu lisansı
Vergi Kaçakçılığı Nedeniyle Petrol İstasyonunda Faaliyetin Durdurulması
Enerji piyasalarında lisansın sona erdirilmesi, lisans sahibinin talebiyle veya Enerji Piyasası Kurulu’nun incelemesi üzerine gerekli görmesi halinde Kurul tarafından gerçekleştirilebilir. Bunun yanında özellikle petrol piyasaları açısından bir vergi suçu olan vergi kaçakçılığı nedeniyle lisansın durdurulması sıkça karşılaşılan bir durumdur. Yapılan vergi denetimleri sonucunda vergi kaçırıldığına dair mükellef kurum hakkında yapılan inceleme sonuçlanana kadar faaliyet durdurma kararı verilmektedir.
Emsal Yargı Kararları
Danıştay 13. Dairesi, E. 2014/1213 K. 2014/2380 T. 11.6.2014
Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacı şirketin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü: Dava; dağıtıcı lisansına sahip davacı şirket tarafından; bayisine ait tesiste 02.09.2010 tarihindeki dağıtıcı değişikliğinden itibaren 27.06.2007 tarihli ve 1240 sayılı Kurul kararının 4. maddesinin (g) bendi uyarınca iki ay içinde kurumsal kimlik çalışmalarını tamamlamadığı ve 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesine aykırı hareket ettiğinden bahisle, aynı Kanun’un 19. maddesi uyarınca 286.160,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin 18.12.2012 tarih ve 4189-22 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; davacı şirketin bayisi olarak faaliyet gösteren Akaryakıt LPG Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’ne ait akaryakıt istasyonunda, eski dağıtıcıya ait reklam pano ve amblemlerinin bulundurulduğunun tespit edilmesi karşısında, 27.06.2007 tarih ve 1240 sayılı Kurul Kararı hükümlerine uyulmadığı ve böylelikle 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinde yer alan teknik mevzuata uygun davranma yükümlülüğünün ihlal edildiği sonucuna varılarak, davacı hakkında aynı Kanun’un 19. maddesi uyarınca 286.160,00-TL idari para cezası verilmesine yönelik işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, davacı tarafından, her ne kadar kurumsal kimlik çalışmalarına ilişkin ilgili malzemenin bayiye teslim edildiği, dolayısıyla kurumsal kimlik çalışmalarının tamamlanmadığı gerekçesiyle kendisine idari para cezası verilemeyeceği ileri sürülmekte ise de, kurumsal kimliğin ancak eski dağıtıcıya ait kurumsal kimlik unsurları ortadan kaldırılarak yeni dağıtıcıyı diğerlerinden ayırt edici özelliği olan marka, ilan, reklam, yazı, logo, amblem, resim gibi görsel araçlar, işaretler ile bu işaretlerin teşhirinin yapılmasıyla tamamlanacağı sonucuna varılarak davacının anılan iddiasına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı şirket tarafından temyiz edilmiştir.
4628 sayılı Kanun’un 5/B maddesinin (h) bendinde, Petrol Piyasası Kanunu hükümlerine, çıkarılan yönetmelik hükümlerine, Kurul tarafından onaylanan tarife ve yönetmeliklere, lisans hüküm ve şartlarına ve Kurul kararlarına aykırı davranıldığı durumlarda, idarî para cezası vermek ve lisansları iptal etmek Kurulun görevleri arasında sayılmıştır.
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 1. maddesinin birinci fıkrasında; bu Kanun’un amacının; yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin olunan petrolün doğrudan veya işlenerek güvenli ve ekonomik olarak rekabet ortamı içerisinde kullanıcılara sunumuna ilişkin piyasa faaliyetlerinin şeffaf, eşitlikçi ve istikrarlı biçimde sürdürülmesi için yönlendirme, gözetim ve denetim faaliyetlerinin düzenlenmesini sağlamak olduğu belirtilmiştir.
Aynı Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendinde, 4’üncü madde hükümlerinin ihlali hâlinde sorumlularına ikiyüzellibin Türk Lirası idarî para cezası verileceği belirtilmiştir.
Diğer taraftan, 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında; lisansın, sahibine lisansta yer alan faaliyetin yapılması ile bu konularda taahhütlere girişilmesi haklarını verdiği; lisans ile tanınan hakların; bu Kanunun, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan kayıtlı hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılacağı belirtilmiş; 22. maddesinde ise; piyasa faaliyetlerine ilişkin hususların, bu Kanun’un ilgili maddelerinde atıfta bulunulan yönetmelikler ve piyasanın işleyişi esnasında ihtiyaç duyulan diğer hususlarda Kurum tarafından yürürlüğe konulacak yönetmeliklerle düzenleneceği, bu yönetmeliklerin Resmî Gazete’de yayımlanacağı, ayrıca, Kurum’un yetkilerini Kurul kararıyla özel nitelikli kararlar almak suretiyle de kullanabileceği, özel nitelikli kararlardan kamuoyunu ilgilendiren hususlar ile yapılacak düzenlemeleri açıklamak amacıyla çıkarılacak tebliğlerin, basın ve yayın araçlarıyla veya özel bültenlerle duyurulacağı kurala bağlanmıştır.
Petrol Piyasasında Dağıtıcı Lisansı Sahiplerinin Bayi Denetim Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında 27.06.2007 tarihli ve 1240 sayılı Kurul Kararı’nın 2010 yılı itibarıyla yürürlükte olan 4/g maddesinde, “İlk defa lisans alacak olan bayiler için lisans alma tarihinden, lisanslı bayinin dağıtıcı değiştirmesi hâlinde ise dağıtıcı değişikliğinin lisansa derç tarihinden itibaren en geç iki ay; dağıtıcı şirket birleşmeleri veya dağıtıcı şirketin devredilmesi durumunda birleşme veya devirden itibaren altı ay içerisinde akaryakıt istasyonundaki kurumsal kimlik çalışmalarını tamamlar.” kuralı yer almıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; dağıtıcı lisansına sahip davacı şirket tarafından; bayisi olarak faaliyet gösteren … Akaryakıt LPG Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin “…” adresinde bulunan akaryakıt istasyonunda 29.11.2010 tarihinde yapılan denetimde, istasyonda eski dağıtıcı olan … Petrol Ürünleri Madeni Yağlar Dağıtım San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne (…) ait reklam panolarının ve amblemlerinin bulundurulduğunun tespit edilmesi üzerine, yazılı savunması alınarak bayisine ait tesiste 02.09.2010 tarihindeki dağıtıcı değişikliğinden itibaren 27.06.2007 tarihli ve 1240 sayılı Kurul kararının 4. maddesinin (g) bendi uyarınca iki ay içinde kurumsal kimlik çalışmalarını tamamlamadığı ve 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesine aykırı hareket ettiğinden bahisle, aynı Kanun’un 19. maddesi uyarınca 286.160,00.-TL idari para cezası verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
5015 sayılı Kanun’da “ilgili diğer mevzuatın” ne olduğuna ilişkin bir tanıma yer verilmemiş olmakla birlikte; 4628 sayılı Kanun’un 5/B maddesinin (h) bendi ile dağıtım şirketlerine verilen lisansların genel hükümler bölümündeki 2/a maddesi dikkate alındığında, petrol piyasasındaki faaliyetlere ilişkin düzenleme getiren Kurul kararlarının 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ikinci fıkrasında yer verilen “ilgili diğer mevzuat” kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve piyasada faaliyet gösteren kişilerin bu faaliyetlerinin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından alınan kararlara aykırı olduğunun tespiti hâlinde, bu kişilere 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlali nedeniyle Kanun’un 19. maddenin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilebileceği açık olduğundan, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında da sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davanın reddi yolundaki temyize konu Ankara 8. İdare Mahkemesi’nin 10.02.2014 tarih ve E:2013/301, K:2014/213 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz istemi yerinde görülmeyerek anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına; dosyanın Mahkeme’ye gönderilmesine, kullanılmayan 41,50-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacı şirkete iadesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 11.06.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Danıştay 13. Dairesi, E. 2015/5415 K. 2020/2406 T. 6.10.2020
Maddi Olay : Davacıya ait iş yerinde 15/07/2013 tarihinde Sakarya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan denetimde, akaryakıt istasyonunun 5 adet yer altı tankı olduğu, otomasyon sisteminde 3 numaralı yer altı tankında bulunan 37 cm yüksekliğindeki ürünün otomasyon sisteminde görülmediği, akaryakıt istasyonunun dağıtım firmasından 01/01/2013 ile 15/07/2013 tarihleri arasında 190.912 litre motorin ve 53.410 litre kurşunsuz benzin alımı yapıldığı, satış tabancalarına bağlı ödeme kaydedici cihazlardan 01/01/2013 ile 15/07/2013 tarihleri arasında 508.574 litre motorin ve 57.700 litre kurşunsuz benzin satışı yapılmak suretiyle, 317.662 litre alımı olmayan akaryakıt satışı yapıldığı tespit edilmiştir.
Alım-satım arasındaki söz konusu farkın nereden ve ne şekilde temin edildiğinin belli olmaması nedeniyle, aynı gün 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 20. maddesinin 8. fıkrası uyarınca uyuşmazlığa konu akaryakıt istasyonunun mühürlenmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İlgili Mevzuat: 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun işlem tarihinde yürürlükteki hâliyle 20. maddesinin 8. fıkrasında, “5607 sayılı Kanunda belirtilen kaçakçılık fiillerinin işlendiği tespit edilen rafineri hariç her türlü tesiste lisansa tabi tüm faaliyetler kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veya mahkeme kararı kesinleşinceye kadar Kurum tarafından geçici olarak durdurulur ve bu süre içinde söz konusu tesis için başka bir gerçek veya tüzel kişiye de lisans verilmez. Kesinleşmiş mahkeme kararına göre lisans sahiplerinin lisansı iptal edilir. Lisans sahibine verilen idari para cezası ödenmeden lisansa konu tesis için lisans verilmez.” kuralı yer almıştır.
5015 sayılı Kanun’un 2. maddesinde kaçak akaryakıt tanımlanmış, buna göre kaçak akaryakıtın, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümleri uyarınca kaçak olarak kabul edilen akaryakıtı ifade ettiği belirtilmiştir.
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun “Kaçakçılık Suçları” başlıklı 3. maddesinin 11. fıkrasında, “Akredite laboratuvar analiz sonucuna göre Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından belirlenen seviyede ulusal marker içermeyen, yasal yollarla Türkiye’de serbest dolaşıma girdiği belgelendirilemeyen veya menşei belli olmayan akaryakıtı; üreten, satışa arz eden, satan, bulunduran, bu özelliğini bilerek ticarî amaçla satın alan, taşıyan veya saklayan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.” kuralı yer almış; aynı fıkra, 28/06/2014 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 89. maddesiyle yeniden düzenlenmiş ve “yasal yollarla Türkiye’de serbest dolaşıma girdiği belgelendirilmeyen veya menşei belli olmayan akaryakıt” ibaresine madde metninde yer verilmemiştir.
Hukuki Değerlendirme: Davacıya ait akaryakıt istasyonunda 5015 sayılı Kanun’un 20. maddesi uyarınca dava konusu geçici mühürleme işlemi uygulanmasının, menşei belli olmayan akaryakıtın 5607 sayılı Kanun’un 3. maddesinin 11. fıkrası uyarınca kaçak akaryakıt olarak değerlendirilmesinden kaynaklandığı, ancak 5607 sayılı Kanun’un 3. maddesinin 11. fıkrasında değişiklik yapılması ile kaçakçılık suçu fiilinin kapsamının, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun belirlediği seviyenin altında ulusal marker içeren veya hiç içermeyen akaryakıt ile sınırlandığı, menşei belli olmayan akaryakıt bulundurulmasının tek başına kaçakçılık fiili kapsamında değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla 5015 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 8. fıkrası uyarınca uygulanan mühürleme işleminin sebep unsurunun ortadan kalktığı dikkate alındığında, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararında ise sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
Karar Sonucu : Açıklanan nedenlerle; 1.Davalının temyiz isteminin reddine, 2.Dava konusu işlemin iptali yolundaki Sakarya 2. İdare Mahkemesi’nin 01/07/2015 tarih ve E:2014/1217, K:2015/683 sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA, 3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 4.Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, 5.2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 06/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Faydalı Linkler:
- Petrol İstasyonu Denetimi Ve Mühürlemesi Nasıl Yapılır?
- Petrol / Akaryakıt İstasyonlarında Yapılan Vergi Denetimleri ve Yaptırımları Nelerdir
- Kaçak Akaryakıt Nedir? Yaptırımları Nelerdir?
- EPDK Lisans Sözleşmeleri Nelerdir? Lisans Nasıl Alınır? Hangi Hallerde Lisans İptal Edilir
- Karar Çeşitleri Nelerdir? Nihai Karar Nedir?