Amiri veya Üstü Tehdit Suçu
Makale Başlıkları
Amiri veya Üstü Tehdit Suçu (AsCK. m. 82)
Askeri Ceza Kanunu gereği askeri personelin üstlerine karşı itaat ve kurallara bağlı kurallara bağlı kalma yükümlülüğü vardır. Bu bağlamda Amirin veya üstü tehdit etmek Askeri Ceza kanununca ceza yaptırımına bağlanmıştır.
Korunan Hukuki Menfaat
Askeri Ceza Kanunu 3. kısmının 5. Bölümünde ast- üst arasındaki itaat ve düzeni sağlamak amacıyla düzenlemeler yapılmıştır. Amir veya üstün tehdit edilmesi, ast-üst arasındaki itaat ve düzeni bozmaya yönelik bir haksız fiildir. Ast-üst arasındaki bu düzen milli savunma hizmetinin işleyişinde önemli bir yere sahiptir. Amir veya üste tehdit suçunun işlenmesi öncelikle, milli savunma hizmetinin aksatılması sebebiyle, kamu menfaatini ikincil olarak da Türk Ceza Kanununun 106. maddesin gereğince tehdit edilen kişilerin huzur ve sükûnunu ihlal etmektedir.
Suçun Unsurları
Askeri Ceza Kanunu tehdit kelimesinin tanımını yapmamaktadır. Tehdit kavramının tanımını bulabilmek için Türk Ceza Kanununun 106. maddesindeki tehdit tanımına bakılmalıdır. Türk ceza kanunun tehdit tanımında, Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğini bildiren kişi olarak geçmektedir. Söz konusu olan saldırı ihtimalinin gerçekçi ve ağır olması gerekmektedir. Ayrıca söz konusu zararın oluşmasına da gerek yoktur. Kişilerin zarara uğrayacaklarına dair bir inanç oluşturması yeterlidir.
Söz konusu suçun faili ast-üst ilişkisine girebilecek bir askeri personel olması gerekmektedir. Tehdit fiilinin mağduru ise kendisinin en azından bir astının olması gereken kişidir.
Suçun Nitelikli Halleri
Askeri Ceza Kanunun 82. Maddesinde amire veya üstü tehdit etme suçunun nitelikli unsuru olarak 3 duruma yer verilmiştir. Bu üç durumdan ilki toplu asker karşısında fiilin işlenmesidir. Toplu askerden bahsedebilmek için bir askeri hizmet amacıyla toplanmış, fail ve mağdur hariç, en az 7 askerin bulunması gerekmektedir. Fiilin toplu askerlerin duyabileceği veya görebileceği şekilde işlenmesi nitelikli halin oluşması için yeterlidir. Askerlerin tehdit fiilin fark etmemesi ya da anlamamış olması nitelikli halin oluşması için bir engel teşkil etmemektedir.Amiri veya Üstü Tehdit Suçu
İkinci nitelikli hal durumu ise tehdit fiilin silahlı hizmet sırasında işlenmesidir. Silahlı halden anlaşılması gereken, fiilin hizmet sırasında ve bir amir kumandasında ve nezaretinde işlenmiş olmasıdır. Türk Ceza Kanunundaki silah kavramı ile Askeri Ceza Kanunundaki silah kavramı farklılık oluşturmaktadır. Askeri Ceza Kanununda silahtan kastedilmek istenen şey askeri amaçlarla kullanılan askeri teçhizatlardır. Suçun nitelikli halinin oluşması için silahın tehdit fiilinde bir araç olarak kullanılmasına gerek yoktur. Suçun nitelikli halinin oluşması için fiil işlenirken asker şahsın silah olarak kullanılan askeri teçhizatı askeri hizmet sebebiyle taşıması yeterlidir.
Üçüncü Nitelikli hal ise askeri hizmet sırasında amirin veya üstün tehdit edilmesidir. Hizmet halinin varlığından söz edebilmek için 3 halin varlığı gerekmektedir, bu üç hal şunlardır:
- Gerek amir veya üst’ün gerekse astın hizmet halinde olması,
- Aralarında hizmet ilişkisi olması,
- Eylem ve hizmet gereklerinden doğması gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen nitelikli hallerin varlığı durumda Askeri Ceza kanunu hükmedilecek cezanın 1 yıldan az olmayacağını söylemektedir.
Suçun Özel Görünüş Şekilleri
Söz konusu suç sırf hareket suçudur. Suçun oluşması için bir netice aranmamaktadır haksız fiilin bir kişiye karşı başlaması yeterlidir. Bu sebepten ötürü genel olarak tehdit suçu açısından teşebbüsün varlığından söz edilemez. Fakat fail tehdit suçunu bir aracı yoluyla işlemek istemiş ancak aracı bir şekilde engellenmiş ve tehdit yöneltildiği kişiye ulaşamamışsa teşebbüsün varlığı söz konusu olmaktadır.
Amiri veya üstü tehdit suçu özgü suçtur. Suçun faili olabilmek mağdura göre ast konumunda olmak gerekir. Ancak bu iştirakin her türlüsü söz konusu olabilmektedir. Ayrıca suçun içtiması konusunda, Türk Ceza Kanunu 43. maddesinde düzenlenen suçların içtimasını kıyasen uygulanmaktadır.
Yaptırım
Amir veya üstün tehdit edilmesi suçu 6 aydan 2 seneye kadar hapis cezasıyla yaptırıma bağlanmıştır. Eğer ki yukarıda belirtilen suçun nitelikli hallerinden biri veya birkaçı bulunuyorsa verilecek ceza 1 yıldan az olamamaktadır.
Amiri veya Üstü Tehdit Suçuyla İlgili Kararlar
9’uncu Mot. P.Tuğ. 1’inci Mot. P.Taburunun 30.10.2005 Cumartesi günü saat 09.30’da koğuşlar bölgesinde yapılan yoklaması sonrasında tabur nöbetçi subayının tüm bölüklere kendi sorumluluk yerlerinde kar temizliği yapılmasını emrettiği, 3’üncü Mot. P. Bölük personelinin Nöb. Çvş. S.K. komutasında bina dışına çıkarak kar temizliği yapmaya başladığı, bu sırada tabur nöbetçi subayının Nöb. Çvş. S.K.’yı yanına çağırttığı, Nöb. Çvş. S.K.’nın bölüğün emir-komutasını P.Çvş. M.A.’ya devrederek nöbetçi subayının yanına gittiği, kar temizliği devam ederken P. Çvş. M.A.’nın bölük personellerinden sanık P.Er R.A.’nın koğuşlar bölgesinden dışarı çıkarak gazinoya doğru gittiğini görmesi üzerine sanığa “Nereye gidiyorsun, herkes çalışıyor sen de çalışacaksın” dediği, sanığın “Ben çalışmam, temizletebilen varsa temizletsin” şeklinde karşılık verdiği. Çavuş M.A.’nın bir kez daha sanığa kar temizliği yapmasını emretmesi üzerine sanığın “benimle uğraşma, zararlı çıkarsın” şeklinde sözler sarf ettiği, bir süre kar temizliği yapanları seyrettikten sonra, eline kürek alarak kar temizliği yapanlara katıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. (…)
İnceleme konusu dosya içeriğinde; sanığın sarf ettiği sabit olan “Benimle uğraşma zararlı çıkarsın” şeklindeki sözün, açık veya örtülüde olsa ne tarz ve ne yönde bir zarar verileceği hususunda açıklık içermediği görülmektedir. “Zararlı çıkarsın” ifadesinin, sanığın sahip olduğu kanuni haklarını kullanacağı, bir arada yaşamaktan kaynaklanan arkadaşlık ve yardımlaşma duygusundan yoksun bırakılma hali de dahil olmak üzere, kişisel münasebetlerin olumsuz hale dönüştürüleceği uyarısını da kapsayabileceği gözden uzak tutulmamalıdır. Aralarında ast-üst münasebeti cari olsa da, sanık ile mağdurun askerlik hizmetinin beraberinde getirdiği birlikte yaşama halinden kaynaklanan bir takım sübjektif münasebetlerinin bulunduğu ve gündelik askeri hizmetin devamı içerisinde ortaya çıkan kimi anlaşmazlık hallerinde de karşılıklı tepkilerin dış aleme yansıtılabildiği açıktır.(…)
Bu itibarla sanığın sarf edildiği sabit olan sözlerinin üstünü tehdit etmekten ziyade bu kişinin mesleki prestijini astları nezdinde tahrip ettiği ve bu yönüyle de unsurları ve müeyyidesi 477 sayılı DMK nın 47’inci maddesinde düzenlenen üste saygısızlık suçunu oluşturduğu sonuç ve kanaatine ulaşılarak, bu eylemle ilgili mahkûmiyet kararının vasfa bağlı görev yönünden bozulmasına karar verilmiştir. (As. Yrg. 2. D. , 28.02.2007, 267/304 )